Turkish English  Russian German French

Başakşehir Şubesi

0212 809 3939

Beylikdüzü Şubesi

0212 872 7898

Facebook
Twitter
YouTube
LinkedIn
Instagram
Pinterest
Tumblr
Gülüş tasarımı

Zirkonyum Kaplama Fiyatları

Zirkonyum kaplama fiyatları: Bize en çok gelen sorulardan birisi zirkonyum kaplama fiyatları hakkında oluyor fakat  zirkonyum kaplamalar fiyat açısından farklılık göstermektedir.  Bu hastadan hastaya göre değişiklik gösterse öncelikle yapılacak adet ve zirkonyum malzemesine göre değişiklik göstermektedir. 

Özellikle zirkonyum diş kaplamalar bu fiyatın karşılığını fazlası ile veren malzemelerdir.

  • Daha uzun kullanım süresi
  • Sorunsuz diş etleri
  • Biyolojik uyum
  • Doğal diş rengi ile uyumluluk
  • Isı iletkenliği
  • Kırılma dirençleri
  • Yüzey parlaklığı
  • Korozyona uğramamaları
zirkonyum Kaplama
Zirkonyum Kaplama

Zirkonyum diş kaplamaların estetik amaçlar ile kullanımını arttırmış ve zamanla alına yüksek performans nedeni ile arka dişler için de uygulanabilir olmuştur. Artık herkes zirkonyum diş kaplama özelliklerini anlamaya başladı ve fiyatı daha yüksek olsa bile ileride dişeti sorunları yaşamamak için biz hekimlerden zirkonyum diş istemektedir.

Zirkonyum Tedavisi Ne Kadar Sürer?

Zirkonyum porselen kaplamalar tedaviye başladığı andan itibaren  4-6 gün içinde tamamlanıp takılır.  Bunun yanı sıra estetik olarak gülüş estetiği tasarımı istenmesi durumunda bu da yapılarak son derece estetik ve sağlıklı kaplama dişlere hasta kavuşmuş olur.

Zirkonyum Dişin Avantajları Nelerdir?

Sahip olduğu ışık geçirgenliği özelliği ile tıpkı normal dişlerde olduğu gibi doğal bir görüntü yakalanır. Sağlıklı dişlerin minesi ışığı tamamen geçirir.

Klasik porselen kaplamanın alt yapısı olan metal, dişlerde opak bir görüntü yaratır. Bu da dişlerin cansız ve yapay görünmesine sebebiyet verir. Zirkonyum diş ile bunun önüne geçilir.

Zirkonyum Dişlerin Bakımı Nasıl Yapılır?

Dişler, normal dişleri fırçalar gibi fırçalanır. 6 ayda bir yapılan düzenli hekim kontrolleri ile zaten oluşabilecek problemler öngörülüp bu problemler için tedbir alınır.

Zirkonyumlu Dişler Ne Kadar Süre ile Kullanılabilir?

Kontroller düzenli olarak yaptırıldığında çok uzun yıllar kullanılabilir. Şu kadar süre ile kullanılabilir diye bir süresi yoktur. Dişler canlı dokulardır ve zamanla aşınmalar ile diş yapısında değişiklikler gözlemlenir. Zirkonyum  yapılan dişlerde değişiklikler olmaz.

Zirkonyum Değiştirilmek İstenildiğinde Dişe Zarar Verir Mi?

Zirkonyum kaplamalar kesilerek çıkarıldığı için herhangi bir rahatsızlık duyulmaz. Dişlerde doku kayıplarına sebebiyet vermez.

Zirkonyumlu  Kaplamalar Nasıl Uygulanır?

Diş, metal destekli kaplamada olduğu gibi küçültülür. Diş eti sağlıklı duruma geldiğinde, özel ölçülerle ve ağza uygun kaşıklarla hassas bir şekilde ölçü alınır. Laboratuvar ortamında, dişe en uygun renkte zirkonyumun alt yapısı ve üzerine de porselen üst yapısı işlenerek klinik ortamda dişe uyumu sağlanır. Son aşamasında ise özel yapıştırıcılar ile dişe tamamen adaptasyon edilmesi sağlanır. Kişi kendi doğal dişinden ayırt etmeden kullanabilir.

İşlem Sırasında Ağrı Hissedilir Mi?

Kesme işlemleri lokal anestezi altında gerçekleştirilir. Sonrasında ise diş renginde geçici bir kaplama uygulanarak, sıcak ve soğuk hassasiyetinin önüne geçilir. Kişilerin pek azında hafif bir sızlama görülür. Genel olarak ise bir problem yaşanmadan süreç tamamlanır.

Genel anlamda 3.000 TL ile 4.500 TL arasında zirkonyum malzemesi, kullanılan blok ve üst yapının kalitesi ile hastanın dişlerinin durumu (çapraşıklık, kapanmama problemleri) na göre farklılık göstermektedir. Golden smile dent polikliniklerinde sadece diş kaplaması konusunda en az 20-30 yıl tecrübeli uzman hekimlerimiz çalışmaktadır, buda kaplama öncesi yapılacak inceltme ve ölçü alma ile renk uyumu konularında oluşacak riskleri en aza indirmektedir. 

Ne Kadar Süre Sonunda Tedavi Sonuçlanır?

Bu uygulama, diş etleri sorunsuz olan kişilerde 1 haftada tamamlanmaktadır. Kişinin beğenisine göre ya da hekim ile hastanın memnuniyetleri görülene kadar birkaç prova ile devam ettirilebilir.

Zirkonyumun  Uygulamasını Kimler Yaptırabilir?

Zirkonyum kaplama, daimi dişlerin sürmesini takiben, her yaşta yapılabilir. Ancak 18-20 yaşına kadar gelişim döneminde olunması ve çenenin büyümesi neticesinde aralanmalar gözlemleneceği için önerilmez.

Zirkonyum Kaplanmanın Dezavantajı Var Mıdır?

Uzun dişsiz aralıklar arka bölgelerde kırılma ihtimali artacağından tavsiye edilmez.

Zirkonyum Kaplama Diş Eti Hastalığı Olan Kişilerde Uygulanabilir Mi?

Kişinin öncelikli olarak diş eti hastalığı iyileştirilir. Kişinin diş eti hastalığı tedavi edildikten sonra zirkonyum dişler yapılabilir. Herhangi bir nedenle diş kaybı meydana geldiğinde komşu dişlerde bu boşluğa doğru hareket başlar. Bunun sonucunda yandaki dişlerde diş eti problemleri, bu boşluğa devrilmeye bağlı kemik kayıpları, estetikte bozulma ve çiğneme kuvvetlerinde değişiklikler meydana gelir. Eğer uzun süre bu boşluk implant yada köprü ile restore edilmezse bu komşu dişlerde de kayıplar olabilir.

 

zirkonyum

Diş Kaplamaları

Diş kaplamaları

 dişlerin belli maddeler ve köprüler ile kaplanılmasına denilmektedir. Bu işlem; fonksiyonel ya da estetik amaçlı yapılır. Estetik amaçlı yapılmadığı durumlarda; diş çürükleri, kırılmış, diş dolgusu, diş çekilmeleri ve ağızdaki boşlukların tedavi edilmesi ve kısacası diş düzeltme ile alakalı birçok işlemde kullanılabilir. Koruyucu diş hekimliğinin en önemli yapı taşlarından olan diş kaplamaları  fonksiyonel amaçlı yapıldığı durumlarda; bir diş eksikliği varsa bu bölge implantlarla tedavi edilemiyorsa, sağdaki ve soldaki dişler belli prensipler dahilinde küçültülür ve köprü işlemi yapılır.  Eğer dişlerde çok bir madde kaybı ya da  büyük aşınmalar varsa yine dişlerin fonksiyonunu korumak ve güclendirmek amacıyla yine ölçüleri alınarak, kaplanılabilir. Bu kaplama işlemleri, bahsettiğimiz gibi estetik amaçlı da yapılabilmektedir. Dişlerde aşırı dereceli renk bozukluğu ya formlarında ciddi problemler varsa bu durumda da kaplama yapılabilir.

Diş kaplama çeşitleri nelerdir?

Diş kaplamalar yapılırken uygulanan yöntemler, vakaya göre farklılık göstermektedir. Diş hekimi uygun olabilecek teknikleri söyledikten sonra, hasta da bu anlamda seçimini yapabilir. Burada önemli olan; hastaya tüm kaplama tekniklerinin detaylı bir şekilde anlatılarak, hastanın bilgilendirilmesidir.

Porselen laminate veneer
Empress (full porselen) kaplama
Zirkonyum kaplama
Metal destekli kaplama

Porselen Laminalar

Hangi durumlarda laminat tedavisine başvurulur?

Lamine
                      Lamine Kaplama

Gülüş tasarımı uygulamalarından biri olan Lamine dişler temel olarak, renk değişikliklerinin giderilmesi ve belli bir dereceye kadar şekil düzeltilmesi amacıyla yapılabilirler.

Başlıca uygulama alanları şu şekilde özetlenebilir:

  • Renklenmelerde, bleaching (diş beyazlatma) gibi metotlarla sonuç alınmayan ileri derecedeki antibiyotik, flor vb. lekelerinde kalıtsal yapı ve renk bozukluklarında,
  • Ayrık dişleri bitiştirmede (diastema kapama),
  • Kırık veya aşınmış dişlerin restorasyonunda
  • Rengi ve yapısı bozulmuş eski dolguların düzeltilmesinde
  • Çapraşık ve eğri dişlerin düzeltilmesinde (ortodontik tedavi alternatifi olarak) bir alternatif olabilir.

Laminat tedavisinden kimler yararlanamaz?

Çene bozuklukları, tırnak yeme, kalem ısırma gibi kötü alışkanlıklar ileri derecede dişeti tahribatlarının mevcut olduğu durumlarda uygulanmaz.

Laminat tedavinin klinik uygulama aşamaları kısaca nedir?

Öncelikle dişiniz işleme hazırlanır, üzerindeki artıklar temizlenir. Ardından dişinizin tam bir kopyasını elde etmek için ölçü alınır. Porselen malzemeden dişinize yapıştırılacak olan tabaka hazırlanır. Son olarak da, adeziv sistemlerde (bonding) olduğu gibi, laminatlar da mevcut dişin yüzeyine rezinle (yapıştırıcı bir ara madde) kaynaştırılır.

Laminatlar uzun ömürlü müdür? Dayanıklı mıdır?

Laminatlar iyi bir ağız bakımıyla yıllarca sorunsuz olarak kullanılabilirler. Çünkü diğer adeziv sistemlerden (bonding) daha üstün özelliklere sahip porselenden imal edilmişlerdir. Lekelenme ve aşınmaya karşı daha dirençlidirler. Ömürlerini uzatmak için ağız bakımına dikkat etmek gerekir. Ayrıca, çok sert gıdaları ısırmaktan, tırnak yemek gibi kötü alışkanlıklardan kaçınmak gerekir.

Porselen Laminalar Halk Arasındaki Adıyla Yaprak Porselenler Ne Demektir?

Dişlerin şekillerini ve renklerini kalıcı bir şekilde değiştirmek amacıyla kullanılan bir tekniktir. Kişinin beklentisine, diğer diş ve dişetleri ile dudak yapısına uyum sağlayabilen parlak, düzgün ve doğal gülüşlere sahip olmalarını sağlayan çok ince porselenlerdir. Laboratuvar ortamında hazırlanan laminalar diş hekimi tarafından dişin ön yüzeyine yapıştırılır.

Lamine Video İzleyiniz

Empress (full porselen) kaplama

E-Max Kaplama: Diş hekimliğinde hastalara gerçekçi, doğal görünümlü gülümsemeler vermek için özel seramikler kullanılmaktadır. IPS E-Max, diğer diş restoratiflerinden farklı olarak gücü ve güzelliği birleştiren seramik bir malzemedir.Tamamen seramikten yapılmış diş restorasyonları metal içermez. Bu nedenle, ışık doğal dişlerde olduğu gibi içlerinde parlayabilir.

  • Yüksek estetik ve doğal görünüm,
    • Uzun ömürlü kalite,
    • Renk çeşitliliği,
    • İnsan vücudu ile uyumluluk.

E-Max Kaplama Hangi Durumlarda Uygulanır?

Sararmış Dişler : E-Max kaplamalarla, sararmış dişlerinize elveda deyin. E-Max kaplamalar saydam, kırılma ve bükülmeye karşı oldukça dirençli olduklarından mevcut dişlerinizin yerine size mükemmel estetiğe sahip yeni dişler sunarlar.

Eğri Dişler : E-Max estetik dişler , özellikle ön bölge için eğri dişlerin yapısını ve şeklini restore  tercih edilen bir tedavi türüdür. Ön bölgede gülüş estetiği tasarlanırken optimum estetik sonuçlar vermektedir.

Kanal Tedavili Dişler:  Kanal tedavisi uygulanan dişler, kırılgan ve kırılgan olma eğilimindedir. E-Max kaplamalar estetik açıdan sağladığı mükemmelliğin yanı sıra bu tür kanal tedavisi uygulanmış ve kırılgan yapıya sahip olan zayıf dişlerin onarımı için de  iyi bir seçenektir.

Kırık Dişler: Geniş diş çürüğü  veya travmadan dolayı kırılmış dişler de E-Max diş kaplamalarla tedavi edilebilir.

E-Max Dişin Tercih Edilme Nedenleri:

E-Max diş kaplama özellikle, ön dişler için tercih ediliyor. Diş estetiği sağlamak için uygulanan kaplama malzemeleri içerisinde ilk sırada yer alıyor.

Kişinin kendi dişleri ile ideal bir uyum sağlayan tam seramik diş kaplamaları estetik olarakta ışık yansıtma özelliği bakımından doğal dışa en yakın malzeme olarak kullanılmaktadır. Farklı ışık kaynaklarında bile diş ile benzer görüntüdedir.

E-Max diş kaplama Uygulamasında malzemenin içerisinde metal alt yapı yoktur. Metalin griyi renge diş etlerime ile etkileşime girmez ve bu sayede doğal dış görüntüsü elde edilebilir. Bu özelliği ile zirkonyum diş kaplamalarla aynı sahip bir malzemedir.

E-Max kaplamalar, cam seramiktir. Malzeme Çiğneme kuvvetlerine karşı yeterli dayanıklılığı sahiptir. Lityum disilikat İle yapılan kaplamalar çiğneme kuvvetlerine karşı dayanıklıdır. Uygulandığı bir problem çıkarmadan kullanılabilmektedirler.

Sistem CAD CAM frez sistemi ile üretilir. Yüksekek kalitede monolitik lityum disilat blok kullanılarak üretilir.

Malzeme çok ince uygulanabilmesi nedeniyle daha az diş kesimine müsaade eder. Bu sayede dişler daha az hassasiyet yapmaktadır. Malzemenin ince olmasına rağmen dayanıklılığı yüksektir.

Neden Zirkonyum ve E-Max Protezler, Metal Destekli Porselen Protezlerden Daha Estetik Görünürler?

Rutinde uygulanan porselen kuron/köprü protezlerinin alt yapısı gri renkte bir metal alaşımıdır. Bu metal destekli porselen kuron/köprü protezleri özellikle ön bölge dişlerinde uygulandıklarında dişeti bölgesinde gri bir yansıma yaratırlar. Diş eti grileşmiş gibi görünür. Bu görüntünün sebebi porselen kaplamaların alt yapısında bulunan metal alaşımının zamanla diş eti bölgesinde çözünerek birikmesidir. Ayrıca alt yapının metal olması sebebiyle porselenin ışık geçirgenliği azalır ve bu restorasyonlar (kaplamalar) donuk mat bir renkte görünür. Bu estetik problemlerden dolayı son yıllarda zirkonyum/E-Max kuron/köprü protezlerinin kullanımı artmıştır. Tam porselen protezlerde kaplamalar altyapı olmadan tamamen porselen materyalinden yapılabildiği gibi beyaz renkte bir altyapı kullanılarak da yapılabilir. Ayrıca tam porselen restorasyonların ışık geçirgenliği doğal diş minesine çok yakın olduğu için daha doğal ve estetik bir görüntü oluştururlar.

E-Max Diş Fiyatları:

E-Max diş fiyatları; uygulama yapılacak diş sayısına, kişinin taleplerine, seçilen malzemenin kalitesine, diğer diş hekimliği tedavilerine ihtiyaç duyulup duyulmamasına ve tedavi planına göre değişebilir. E-Max diş fiyatları hakkında en sağlıklı bilgi ilk muayene sonrası alınabilir. E-Max diş yapımı teknolojisiyle birlikte kısa sürede doğal görünümlü dişlere kavuşabilirsiniz. E-Max kaplama sayesinde diş kırıkları ve kayıpları eskiden olduğu gibi kabusunuz olmayacak…

E-Max Porselen Avantajları:

Diş kaplamaları arasında avantajlı yönlerinden bir tanesi, estetik bir görünümü olmasıdır. Diğer yandan metal içermediğinden alerjik reaksiyona sebebiyet vermiyor oluşu. Diş etinde ve yapılan dişlerin kenarlarında meydana gelen morumsu renk oluşumu ile karşılaşılmaz. Başka bir özelliği ise diş yapısına zarar vermemesidir. İçeriğindeki maddeler diş ile en uyumlu yapılardandır. Işık geçirgenliği olduğu için mat görünüm olmaz. Renk seçenekleri oldukça fazladır. Dış yapısı kaygan ve pürüzsüzdür. Diş hassasiyetini en az seviyeye indirger. Kaygan yüzeyi tartar oluşumu neredeyse engeller. Bu da diş eti rahatsızlıklarının meydana gelmesinin önüne geçer.

E-Max Porselen Neden Tüm Dişlerde Uygulanmıyor?

E-Max uygulaması, uzun diş kayıpları olan hastalarda pek fazla tercih edilmez. Bunun nedeni; uzun diş boşluğu yapımına uygun olmamasıdır. Özellikle de arka öğütücü dişlerde sağlamlık baz alındığı için metal içerikli kaplamalar tercih edilir. E-Max, yapısı gereği ön kesici dişlerin yapısına daha uygundur. Görsel olarak da estetik kaygı nedeni ile E-Max yaptıran hastalarda ön ve görünen dişlere uygulanır.

Zirkonyum Kaplama

Diş kaplamaları arasında diğer bir yöntemolan zirkonyum kaplamada,  alt yapı olarak metal yerine beyaz bir renk olan zirkonyum alaşım kullanılır. Sistemin en büyük avantajı, ulaştığı çok yüksek dayanıklıkla, arka bölgedeki köprülerde tam estetik bir görünüm sağlamaktır.

Bu tip porselen kaplamalarda alt yapıda bulunan zirkonyum metal kadar yüksek bir dirence sahiptir. Zirkonyum akıllı seramikleri vücudumuzla mükemmel biyo uyum ve doğal görünüm sağlarlar.

Herhangi bir nedenle diş kaybı meydana geldiğinde komşu dişlerde bu boşluğa doğru hareket başlar. Bunun sonucunda yandaki dişlerde diş eti problemleri, bu boşluğa devrilmeye bağlı kemik kayıpları, estetikte bozulma ve çiğneme kuvvetlerinde değişiklikler meydana gelir. Eğer uzun süre bu boşluk implant yada köprü ile restore edilmezse bu komşu dişlerde de kayıplar olabilir.

Yüksek teknoloji ürünü olan ve dayanıklılığını uzay mekiklerinde ısı kalkanı, spor arabalarda fren diski olarak kanıtlamış olan zirkonyum oksit artık dişhekimleri tarafından da kullanılmaktadır. Zirkonyum akıllı seramikleri uygulamasıyla dişhekimliği için geliştirilen bu teknolojik seramiğin prostetik tedaviye katkısı büyüktür.

implant
                 Zirkonyum Kaplama

Zirkon porselen, mekanik ve kimyasal olarak dişe tutturulur. Bu yüzden metal desteklilere göre tutuculukları çok daha yüksektir. Alt yapısında metal olmadığı için kuron-diş eti hizasında koyu renk bir çizgi olmaz. Daha estetik bir görüntü sağlanır. Diş eti çekildiğinde, zirkon porselenler estetik görünümlerini korurken, metal porselenler diş-diş eti birleşiminde kötü bir görüntü oluştururlar.

Alt yapıdada kullanılan bazı metallere karşı oluşabilecek allerji riski porselenlerde yoktur. Zirkon porselenler ısıyı iletmezler. Metal desteklilerde olduğu gibi ısı hassasiyeti oluşmaz. Dezavantajı ise maliyetidir. Metal desteklilere göre maliyeti daha yüksektir. Ayrıca çok uzun diş eksiklikleri, alın üst çene ilişkisi çok bozuk olan durumlar, dış gıcırdatmaya ve diş sıkma alışkanlığı sağlayabilir.

Zirkonyum Videosu için Tıklayınız

Porselen Kron

Diş kaplamarı nda kullanılan diğer bir yöntem Porselen kaplamalar, çeşitli sebeplerle aşırı madde kaybına uğramış dişlerin korunması için dişlerin üzerlerinin diş şeklindeki materyaller ile kaplanması işlemidir.

Bu işlem dişe zarar vermez, aksine dişin ömrünü uzatır.

Diş kaplamaları (kuronlanması) nedir, dişe zarar verir mi?

Estetik nedenlerle de dişler kuronlanabilir ancak bu tamamen hastanın istediği doğrultusundadır. Çeşitli sebeplerle aşırı madde kaybına uğramış dişlerin korunması için dişlerin üzerlerinin diş şeklindeki materyaller ile kaplanması işlemidir. Bu işlem dişe zarar vermez, aksine dişin ömrünü uzatır.Estetik nedenlerle de dişler kuronlanabilir ancak bu tamamen hastanın istediği doğrultusundadır.

Porselen köprü ne zaman uygulanır?

Bir veya birden fazla diş eksikliğinde komşu dişler ile desteklenen özel kaplamalarla aradaki boşlukların doldurulması için yapılırlar.

Bir köprünün uygulanmasında, eksik dişin oluşturmuş olduğu boşluğun iki yanındaki dişler (doğal dişler ya da implantlar) kuronlarla kaplanır ve boşluğu kapatacak olan yapay diş de bu kuronlar arasında yer alır.

Metal destekli kuronlarla zirkonyum destekli kuronların farkı nedir?

Her iki malzeme için kesilmesi gereken diş miktarı hemen hemen aynıdır. Metal destekli kuronların alt yapısı gri metalden olur ve direnci zirkonyuma göre daha fazladır. Estetik olarak ince dişeti yapısı olan hastalarda gri bir yansıma yapabilir.

Zirkonyum destekli kuronların alt yapısı ise zirkonyum olarak adlandırılan beyaz bir malzemeden yapılmıştır. Bu nedenle diş eti altında gri yansıma oluşturmaz. Her iki malzemenin de üst yapısı porselen ile kaplanır.

Kaç seansta kuron/köprülerim biter ve bu seanslarda neler yapılır?

Porselen kuronların hazırlanması için en az dört seans gerekir. Bu seanslarda aşağıdaki işlemler yapılır:

  • Dişlerin hazırlanması ve ölçü: Restorasyon yapılacak diş ya da dişler, uygulanacak tedaviye göre küçültülür ve bütün ağzın detaylı ölçüsü alınır.
  • Alt yapı provası: Laboratuvarda alınmış ölçüden elde edilen ağız modeli üzerinde hazırlanan zirkon veya metal altyapının ağız ortamında prova ve uyumlanması yapılır.
  • Porselen prova: Laboratuvarda metal altyapı üzerinde hazırlanan porselenin ağız içinde komşu ve karşı dişlerle uyumlaması ve kontrolleri yapılır. Renk ve estetik olarak hastanın da fikirleri alınır. Cila yapılmak üzere laboratuvara gönderilir. Beğenilmeyen bir estetik olduğunda bu seans tekrarlanabilir.
  • Cila ve simantasyon: Laboratuvarda cilası yapılan restorasyon son kez ağızda denenir. Herhangi bir problem yoksa, hastanın da onayı alındıktan sonra restorasyon diş üzerine sabitlenir. Hastaya protez ve ağız bakım teknikleri anlatılır.
Diş ağrısı

Diş Ağrısına Ne İyi Gelir?

Diş Ağrısı

Dişin içinde veya çevresinde gelişen ağrıya verilen isimdir. Daha küçük çaplı diş ağrıları bireyin evde kendiliğinden edebileceği geçici bir diş eti   tahrişinden kaynaklanabilir. Ancak daha ciddi ve ağır diş ağrıları, kendi başlarına iyileşmeyecek ve bir diş hekimi tarafından tedavi edilmesi gereken diş ve ağız problemlerinden kaynaklanırlar.. Pek çok farklı nedenden kaynaklanabilen diş ağrısının tedavisi için en kısa sürede diş hekimine başvurmak gerekir. Tedavi edilmeyen diş ağrıları daha büyük sorunları beraberinde getirebilir.

Diş Ağrısının nedenleri nelerdir?

Diş ağrısının birçok farklı sebebi olabilir. Tedavi için detaylı muayene ile ağrının sebebi saptanmalıdır. Diş ağrısının en sık rastlanan nedeni, diş çürükleridir. Eğer soğuk sıcak hassasiyeti yapan ya da soğukla veya sıcakla rahatlayan bir ağrınız var ise bu durum genellikle diş çürüğü kökenlidir ve çoğunlukla Kanal Tedavisi ile kurtarılma umudu vardır. Tedavi edilmeyen çürükler, apse yaparak daha da şiddetli ağrıları beraberinde getirebilir. Ayrıca diş minesinin aşınmasından kaynaklanan sıcak-soğuk hassasiyeti de diş ağrısına neden olur. Diş ağrısının nedenleri şu şekilde sıralanabilir:

Çürük Dişler:

Çürük dişiniz varsa sıklıkla yiyecekler çürüğün harap ettiği ve normal dokusunu kaybetmiş olan çürük bölgesine takılarak veya birikerek rahatsızlık verir. Dişinizde dayanılmaz ağrılar varsa, bu ağrılar gece uykunuzdan uyandırıyorsa veya hiç uyutmuyorsa, artık bakteriler dişin pulpası dediğimiz damar ve sinirleri içeren öz kısmına ulaşmış demektir. Yani bakteriler ve hatta yemek artıkları artık dişin siniri ile mikro düzeyde temas halindedir ve bu durum genellikle çok şiddetli ağrılara sebep olur. Sadece tatlı bir şeyler yerken veya içerken dişleriniz kısa bir süre kamaşıyor gibi oluyorsa ve birkaç dakika içerisinde geçiyorsa, büyük ihtimalle çürük dişiniz var demektir.

Dentin Hassasiyeti:

Eğer dişiniz sadece soğuk veya sıcak gıdalar tükettiğinizde aniden çok ağrıyor ve bu ağrı etken ortadan kalkınca hızlı bir şekilde geçiyorsa muhtemelen dişlerinizde soğuğa hassasiyet vardır. Ayrıca diş eti çekilmesi sebebiyle kök yüzeyleri açığa çıktığından soğuk ve sıcak gibi termal uyaranlarda dişinizde hassasiyet oluşması çok olasıdır.

Gömülü Dişler:

Halk arasında 20 yaş dişleri olarak bilinen üçüncü büyük azı dişleri, çenelerin en sonunda bulunan ve bu sebeple çok iyi temizlenemeyen dişlerdir. Etkin temizlenemediği için sıklıkla fark edilmeden çürüyerek ağrıya neden olabilir. Gömülü 20 yaş dişleri ağız ortamına çıkamadığı için hemen önündeki ikinci büyük azı dişine de zarar verebilir. Böyle bir durumda hasta genellikle çenesinin arka bölgesinde, kulağında, gözünde ve hatta boyun bölgesinde bile ağrı hissedebilir. Ağrı yapan gömülü dişlerin tek tedavisi vakit kaybetmeden çekilmesidir. Aksi takdirde önündeki dişin de kaybına neden olabilir veya uzun süreçte kist oluşturabilir. Diş hekimine gidene kadar geçen süreçte ağrı kesici ilaçlardan yararlanmak mümkündür. Bazı durumlarda ise ilgili bölgede veya yüzde şişlik oluşabilir. Bu durum enfeksiyon göstergesidir ve diş hekimi önerisiyle antibiyotik kullanılması gerekebilir.

Diş Eti Kaynaklı Ağrılar:

Diş ağrısı her zaman diş kaynaklı olmayıp diş eti kaynaklı (periodontal) da olabilir. Bazen dişiniz nispeten sağlıklı olsa bile diş etleriniz sağlıksız olabilir. Diş etinin iltihaplanmasına periodontitis adı verilir. Periodontitisin belirtileri; diş etinde kanama, kırmızı/mavimsi-morumsu renk değişikliği, diş eti çekilmesi, diş eti büyümesi, dişlerde yer değiştirme, aralanma, uzama, sallanma, apse oluşumu, hassasiyet ve kötü ağız kokusudur. Ağrı genellikle apse oluşumu ile birlikte görülür. Diş etindeki iltihaptan dolayı basınç artar ve diş ağrıyormuş gibi hissedilir. Bu yüzden iltihap tedavi edildikten sonra dişteki ağrı şikayeti de geçer. Tedavi olarak kanamalı bir işlem olan ve lokal anestezi altında yapılan iltihaplı diş etlerinin uzaklaştırılması ve antiseptik gargaralarla kontrol altına almak şeklindedir.

Yansıyan Diş Ağrıları:

Diş Ağrısına Ne İyi GelirYansıyan diş ağrıları ise kaynağından uzak bölgelerde hissedilen ağrılardır. Bir dişin ağrısı yanındaki dişe, iki-üç sıra önündeki dişe veya karşı çenedeki bir dişe yansıyabilir. Ancak yansıyan diş ağrısı çenenin orta hattını geçmez. Çenenin sol tarafındaki bir ağrı sağ tarafına, sağ tarafındaki bir ağrı da sol tarafında hissedilmez. Örnek olarak alt yirmi yaş dişlerinin kulak ağrısına veya ön dişlerde ağrıya neden olması, üst yirmi yaş dişlerinin şakaklara, göze ve elmacık kemiklere kadar vuran ağrıya neden olması, tek taraflı çiğnemek yada diş gıcırdatmanın eklem ağrısına hatta kulak çınlamasına neden olması, sistemik olarak kalp krizi geçmişi bulunan hastalarda kalp ağrısının sol kola, omuza, boyuna, sol çene ve dişlere yansıması sayılabilir.

Sinüzit:

Üst çenede bulunan dişlerden özellikle arka bölgede yer alan dişler, bazı hastalarda sinüs dediğimiz boşluklarla ilişkide olabilir. Sinüsler, kafa kemiklerinin içine yerleşen ve ağızları (yani kanalları) burun içine açılan, içi hava dolu kemik boşluklarıdır. Sinüs boşluklarındaki mukozanın çeşitli sebeplerle iltihaplanması ile sinüzit denilen hastalık ortaya çıkar. Sinüzitin neden olduğu ağrı, bazen diş ağrısı ile karıştırılabilir. Bunun ayrımını diş hekimi ve kulak-burun-boğaz doktorları yapabilir. Böyle bir durumda sinüzite yönelik tedavi uygulanıp ağrıyan dişlerin durumu bir süre takip edilir.

Diş Ağrısı İçin Evde Tedavi Mümkün mü?

Bir diş ağrısını geçici olarak rahatlaması için birkaç yöntem kullanmak mümkündür:

  • Dişi ılık tuzlu su ile durulamak, tuzlu suyun dişler arasındaki döküntüleri gevşetmesi, dezenfektan görevi görmesi ve iltihabı azaltması sayesinde diş ağrısını hafifletebilir. Bir çay kaşığı tuzu bir bardak ılık su ile karıştırmak ve bu tuzlu karışımla ağzı iyice temizlemek yeterli olabilir.
  • % 3’lük bir hidrojen peroksit çözeltisi ile ağzı temizlemek iltihabı ve ağrıyı azaltmaya yardımcı olabilir. Bunun için hidrojen peroksit, eşit miktarda su ile seyreltilmelidir. Kullanımdan sonra ağız iyice durulanmalı, ve çözelti kesinlikle yutulmamalıdır.
  • Bir havluya sarılı soğuk bir buz kompresini bir kaç saatte bir 20 dakika boyunca ağrılı bölgede tutmak şişlik ve ağrıların hafiflemesi için yardımcı olabilir.
  • Reçetesiz satılan ağrı kesici ilaçlar ağrı ve iltihabı azaltabilir.

Diş Ağrısı İçin Doğal veya Bitkisel Tedaviler

Her zaman olduğu üzere doktor tarafından doğrudan tavsiye edilmeyen bitkisel ilaç veya takviyelerin herhangi bir tıbbi sorunu çözebileceğine dair bir bilimsel kanıt yoktur. Bununla birlikte bu tür bitkisel ilaç ve takviyeler, başka tıbbi durumlar için alınan ilaçlarla etkileşime girerek farklı yan etkilere yol açabilir. Bu nedenle herhangi bir doğal tedavi yöntemini denemeden önce, bireyin kendisine uygun olup olmadığını öğrenmesi için doktora başvurması tavsiye edilir.

  • Bununla birlikte ağrıyı uyuşturan ve iltihabı azaltan doğal bir antiseptik olan karanfil yağı diş ağrısını hafifletmek için işe yarayabilir. Bir pamuk topuna az miktarda karanfil yağı sürülerek ve ağrılı bölgeye uygulanabilir veya küçük bir bardak suya bir damla karanfil yağı döktükten sonra ağız içinde gargara yapılabilir.
  • Vanilya özündeki ekstrat geçici olarak ağrıyı hafifletir ve antioksidanları bölgenin iyileşmesine yardımcı olur. Ekstraktı dişe ve diş etine günde birkaç kez uygulamak için bir pamuk yararlı olacaktır.
  • Nane çayının sakinleştirici özelliğinden faydalanmak için nane yapraklarını kaynatılabilir ve sonrasında soğutarak ağrılı bölgeye uygulayabilirsiniz.
  • Ezilmiş sarımsak ve karanfilden yapılan bir macun etkilenen bölgeye uygulanabilir. Sarımsak içerdiği antimikrobiyal allisin sayesinde zararlı bakterileri öldürebilir ve ağrıyı hafifletebilir.

Çürük diş ağrısına ne iyi gelir?

Diş ağrısından şikayetçi olanlar “Diş ağrısını ne geçirir?” sorusunun yanıtını ararlar. Ancak önemli olan geçici çözümler değil, kalıcı tedavi yaklaşımlarıdır. Dişiniz çürük sebebiyle ağrıyorsa çürüğün mutlaka tedavi edilmesi gerekir. Ağrıyı hafifletmek için ağrı kesici ilaçlar kullanılabilir, ancak diş tedavi edilmezse bu ağrılar ilaç almayı bıraktığınızda tekrar başlar. Tedavi için lokal anestezi altında (dişin uyuşturulması) çürüğün tamamen temizlenmesinin ardından oluşan boşluğu kapatmak için doku dostu dolgu malzemeleriyle yapılması gerekir. Ancak bazen çürük dişin öz kısmına yani pulpasına kadar ilerlemiş olabilir. Bu durumda yapılacak işlem kanal tedavisidir.

 

Başakşehir Diş

Başakşehir Diş Polikliniği

Başakşehir diş hastanesi

Dişlerin sağlığı oldukça önemli görülmesi gereken ve bakımlarının yapılması gereken bir konudur. 6 ayda bir diş hekimlerine muayene olmak oldukça yararlı olacaktır. Ülkemizde maalesef bu duruma önem verilmediği görülmektedir. O yüzden sağlıklı dişlerin öneminin bilincinin insanlara kazandırılması gerekmektedir. Sağlıklı dişlere kavuşmak inanın altın yöntemleri uyguladıktan sonra zor değil. Profesyonel bir anlayışla destek sağlayan Başakşehir diş hastanesi olarak sağlık merkezimizde en iyi hizmeti alabilirsiniz. Bütün farklı branşları karşılayan uzman hekimlerimiz, Başakşehir diş sağlık merkezi bünyesinde sizlere güzel bir gülüş sunuyoruz.

İmplant ve Estetik Gülüşler  İçin Profesyonel Başakşehir Diş Hastanesi

Başakşehir Diş
Başakşehir Diş Polikliniği

Diş sağlığı her açıdan daima korunması gereken önemli kısımlar arasında yer alır. Özellikle sosyal yaşam içerisinde sağlıklı bir görüş, özgüveni arttıran en önemli unsurlardan biridir. Bembeyaz ve düzgün dişler ile güzel bir gülüş, topluma güvenle karışma olanağı tanır; kişinin ağız içi ağrı ve ağız kokması gibi pek çok problemden uzak kalmasına da olanak verir. Bu konuda profesyonel hizmet çatısı altında verdiğimiz destekle Başakşehir dişçi olarak en iyi hizmeti elde edebilirsiniz. Farklı branşlar için uzman hekimlerimiz çözüm odaklı destek olmaktadır.

– İmplant tedavisi

– Ortodonti

 Kanal tedavisi

 Zirkonyum kaplama

 Predodonti

– Çene cerrahisi

– Gülüş tasarımı

Bu gibi daha pek çok diş sağlığı hizmeti konusunda, Başakşehir diş hastanesi olarak sağlık merkezimiz bünyesinde en iyi desteği elde edebilirsiniz.

Ağız Bakımınıza Özen Gösterin!

Elbetteki ilk olarak ağız bakımınızı aksatmamanız ve temizliğine özen göstermeniz gerekmektedir. Günlük ritüel olarak yemeklerden sonra dişlerinizi fırçalamayı unutmayınız. Yemek sonrası diş ipi ve ağız gargarası kullanmakta oldukça faydalı olacaktır. Akşamları da diş fırçalama işlemini gerçekleştirebilirsiniz.

Dişlerinize Zarar Verebilecek Alımlardan Kaçının!

Dişlerimiz hassasiyet gösterebilir. Bu nedenle sert yiyeceklerin dişlerinizi kırma ve dişlerinize hasar verme oranı yüksektir. Sert yiyeceklerden (fındık, ceviz gibi) kaçınmaya çalışın. Bu gibi yiyecekleri aletleri ile kullanmaya özen gösteriniz.

Şeker Zarar Vermez Demeyin!

Şekerli gıdalar aşırı tüketildiği takdirde çürümelere yol açabilir. Olabildiğince tüketmemeye çalışınız. Zararlı gıdalar arasında ön kısımlarda yer almaktadır. Gün içerisinde şekerli gıda alımı yaptıysanız mutlaka dişlerinizi fırçalayınız. Çünkü kalıntılar diş yüzeyine yapışarak çürük oluşumunu başlatabilir.

Beslenmenize Dikkat Edin!

Elbette beslenme de diğer maddeler kadar önem arz ediyor. Dengeli beslenmeye çalışın. Çünkü dengeli beslenmek vücudun mineral ve vitamin oranlarını karşılayacaktır. Bu da dişleri güçlendirecektir. Yetersiz vitamin alımı dişlerinizi güçsüzleştirebilir. Dengeli beslenmek sadece dişlerinize sağlıklı bir görünüm vermekle kalmak aynı zamanda vücudunuzu dirençli tutar.

Kontrollerinizi Yaptırmayı Unutmayın!

Düzenli beslenmenin yanı sıra düzenli muayene de sağlıklı diş aşamasında sizlere yardımcı olacaktır. Hekim muayeneleri dişlerin tanı ve erken teşhisinde bunun devamında tedavi de oldukça etkili olacaktır.

 

Video İçin Tıklayınız!

dis implant

Diş İmplant

Diş implantı

hastanın normal dişinin hasar görmüş veya çekilmiş olan kökünün yerini alan titanyum malzemeden yapılmış yapay vidadır. Genel olarak implantlar, eksik dişlerin bıraktığı boşlukları doldurmak için genellikle porselenden yapılmış bir kron veya köprüyle desteklenmektedir. İmplantlar, sabit ya da hareketli protezler yapmak amacı ile kemiğin yeterli ve uygun olduğu durumlarda basit bir operasyonla çene kemiğine yerleştirilirler. Eğer kemik miktarı ve yoğunluğu istenilen seviyede değilse implant uygulamasından önce kemik oluşturmaya yönelik işlemler yapılması gerekebilir. İmplantların uygulama sonucu ne kadar başarılı olacağı kullanılan implantların markasına ve diş dokturunuzun tecrübesine bağlıdır. Golden Smile İmplant ve Estetik cerrrahi üzerine uzmanlaşmış bir klinik olduğundan bu konuda 20 – 30 yıl arasında tecrübeli ve alanında uzmanlaşmış hekimlerimiz ile sürekli eğitim ve çalışmalarla desteklenmektedir.

Hangi Durumlarda İmplant Yaptırmak Gerekir?

Diş implantlarının neden gerekli olabileceğine dair çeşitli nedenler vardır:

Diş implantı, aşağıda ki durumlarda hastalara uygulanabilir.

  • Diş kaybı ve buna bağlı yanlış hizalama.
  • Bir kazadan kaynaklanan travma.
  • Başarısız kök kanalları.
  • Ciddi derecede ileri seviye diş çürüğü.
  • Genetik bir durumdan kaynaklanan diş kusurları.
  • Diş eti hastalığından kaynaklanan komplikasyonlar.
  • Aşırı aşınma ve yıpranma.
  • Dental İmplant uygulamaları

Her Hastaya Diş İmplant Uygulanabilir mi?

İmplantların uygulanması bazı istisnai durumlar haricinde herkese uygulanabilen başarılı bir tedavi şeklidir. İmplantın yerleştirilebileceği kalınlıkta, yükseklikte ve kalitede kemiği olan ve herkese ‘’sistemik sağlık durumu’’ değerlendirilerek implant yapılabilir.

Bir kişide yeterli kemik dokusu olması bazı etkenlere bağlıdır. Bazı kişilerde kalıtımsal olarak çok ince/kalın ya da az/çok kemik olabilir. Bazı vakalarda ise diş ve dişeti iltahapları çevrelerindeki kemik dokusunun erimesine ve azalmasına sebep olurlar. Bu nedenle bir dişin çekimine karar verilmişse kemik kaybına neden olmamak için çekimin hemen yapılmasında fayda vardır.
Bazı durumlarda çekimden sonra implantın yapılması mümkün olmadığı gibi, bazı vakalarda ise çekim yapıldığı seansta implantın yerleştirilmesi (immediate) yapılabilmektedir.

Tek Diş İmplant

dental implant
Golden Smile Başakşehir

Tek diş kaybı durumunda, yedek protezi yerinde tutan bir implantı çenenize sabitleyen bir yapay diş implantı, kuron yapmak için komşu dişlerin bir kısmının çıkarılmasını gerektiren bir diş köprüsünden çok daha iyidir.

Çoklu Diş değişimi

Eğer dişlerinizden bazılarını kaybedersiniz, hergün çıkartılarak takılan kısmi protez takmak gerçekten sinirinizi bozar. Çene kemiğine yerleştirilen, birden fazla diş protezi takan (örn: diş köprüsü veya kısmi protezler) bir implant çözümü size tekrar normal hayatınıza döndürecektir. Doğal dişleri taklit eden işlevi ve görünümü sayesinde yemek yemede, gülümsemede, konuşmada asla zorluk çekmeyeceksiniz.

İmplant Destekli Overdenture

 

all on four implant
        all on four

Tüm dişlerinizi kaybettiğinizde, geleneksel yöntem, çıkarılabilir tam çene protezleri takmaktır. Modern diş implantı, tam çene protezi sabit bir şekilde desteklemek için çene kemiğine birkaç implantın sabitlenmesine izin verir. Takma dişin düşme korkusu veya konuşma ve yemek yemede zorluk artık sizi hayal kırıklığına uğratmayacaktır. Ayrıca hareketli protezlere göre daha az kemik kaybı meydana gelir.

Diş İmplant Yaptırmanın Sağladığı Avantajlar:

  • İmplant tedavisi diğer yöntemlere göre çok daha sağlam ve güvenilir bir yöntemdir. Herhangi bir dişten destek alınmadan tek başına uygulandığı için diğer dişlere zarar vermez.
  • Doğal diş görünümünde olduğu için hastanın ağız ve diş yapısında herhangi bir bozulmaya sebep olmaz. Kanal, köprü gibi diğer tedavilerde dişin yapısı bozulduğu için görsel olarak bozulmalar olur fakat bu yöntemde böyle bir sıkıntı olmamaktadır.
  • Çiğneme fonksiyonunu tam olarak yerine getirebildiği için hastaların her istediklerini yemelerine olanak tanır. Kaplama ya da dolgu yapılan dişlerde sert gıdalar tüketmek kişileri biraz da olsa tedirgin eder. Çünkü kırılması ve tekrar bir tedavi uygulanması ihtimali çok yüksektir.
  • Hastaların dişlerinin tam ve estetik açıdan güzel dişlere sahip olması özgüvenlerinin de yükselmesini sağlar.
  • Diğer tedavi yöntemlerinin kullanım sürelerine göre İmplant tedavisi ile yapılan dişlerin ömürleri çok uzundur. Hatta bazı firmalar ve hekimler ömür boyu yaptıklara dişlere garanti verebiliyorlar.( Golden Smile kliniklerinde kullanılan tüm ithal implant markaların dünyada geçerli garanti belgeleri ve sertifikaları hastalarımıza verilmektedir)
  • Tedaviden sonra dişlerin temizliği kolay yapılır. Diğer dişlerden bir farkı olmadığı için İmplant tedavisi ile yapılan dişleri temizlerken de aynı yöntemler kullanılabilir.
  • Konuşma, gülme gibi günlük işlemleriniz sırasında davranışlarınızı kısıtlamanıza gerek kalmadan rahatça günlük yaşantınızı geçirmenizi sağlar.

Diş İmplantın Yapım Aşamaları Nelerdir?

İlk muayene; diş hekimi tarafından yapılan muayene de hastanın implant tedavisine uygun olup olmadığına bakılır. Hastanın başka rahatsızlıkları var mı bunlar tespit edilir. Hastanın farklı rahatsızlıkları ya da tedaviye engel olabilecek durumları varsa hekim bunlar ile ilgili çalışmaları yapar.

Çene kemiğinin durumu ve uygulanabilirlik; Panoramik röntgenler sayesinde çene kemiğinin durumuna bakılır. Tedavi uygulanacak olan alandaki kemik yoğunluğu ölçülür. Hekim hasta için kullanılacak en uygun implantın tercihini yapar.

  • İmplantın yapılması;  Dişetinde açılan kesik ile çene kemiğine ulaşılır. İmplantın boyutunda çene kemiğine delik açılır ve implantın vidalanması sağlanır. Bu işlemden sonra implantın çene kemiğine kaynama süresi kadar beklenir. Bu süre kişiden kişiye değişebilmekle beraber ortalama 1–3 ay arasındadır.
  • Protezlerin Hazırlanması; İmplantlar çene kemiğine kaynadıktan sonra protezlerin hazırlanması gerekir. Hastadan alınan ölçüler ve dişin diğer dişlerin rengine uygun olması için renk belirlemesi yapıldıktan sonra, protezler özel laboratuarlarda kendi dişlerinize uygun olarak özel bir şekilde hazırlanır.
  • Son aşamada ise hastanın ölçülerine göre özel olarak hazırlanan protez dişler kemik üzerindeki implantın üzerine vidalanarak ya da yapıştırılarak güzel bir şekilde oturtturulması sağlanır. Bu işlemle birlikte hastanın implant tedavisi tamamlanmış olur. Diş hekimi tedavi sonrasında hastaya yapılması gereken ve yapmaması gereken şeyleri söyleyerek hastaya tavsiyelerde bulunur,  mutlu ve memnun bir şekilde hastayı muayenehaneden gönderir.

İmplantın Üzerine Her Zaman Sabit Dişler mi yapılır?

Tamamen dişsiz ağızlarda hareketli protezlerin tutuculuğunu arttırmak amacı ile de implantların uygulamaları yapılır. Çene içerisinde yer alan implantların hareketli tam protezin içerisindeki yuvalara yerleşmesi ile stabilitesi ve tutuculuğu artan protezle, çiğneme ve konuşma fonksiyonları çok daha etkin yapılabilmektedir.

Tamamen Dişsiz Bir Ağızda İmplant Üstü Sabit Bir Protez Yapılabilmesi İçin En Az Kaç Adet İmplant Yapılması Gerekir?

Çenenin büyüklüğüne ve uygulanacak yönteme göre alt çenede 4-6 arası, üst çenede 6-8 arası implantın yapımı öngörülmektedir.

Tamamen Dişsiz Bir Ağızda Hareketli Proteze Destek Olması İçin Kaç İmplant Yaptırmam Gerekir?

Alt çenede 2- 4 implant, üst çenede ise en az 4 implantın uygulanması başarı için mutlaka gereklidir.

İmplant Destekli Hareketli Protezlerin Bakımı Nasıl Yapılır?

  • İmplant destekli hareketli protezler günde en az iki kez çıkarılarak temizlenmelidir ve gece çıkartılmalıdır.
  • Aynı zamanda implantın çevresi ve ataşmanlar da dikkatlice fırçalanarak temizlenmelidir.
  • Protezlerin içinde bulunan lastikler zamanla gevşeyebilir bu lastikler basit bir işlemle değiştirildiğinde tutuculuk tekrar ilk günkü haline döner.
  • İmplantlar yapıldıktan sonraki ilk bir yıl içerisinde, her 3-6 ayda bir diş hekiminizi temizlik ve kontroller için ziyaret etmelisiniz.

1 Günde İmplant Videosu

zirkonyum

Zirkonyum Diş

Zirkonyum diş, klasik olarak kullandığımız porselen köprü ve protezlerin alt yapısı olan gri metalin  yerine uygulanan beyaz renkte bir alaşımdır. Estetik olarak porselen kaplamaya göre çok daha estetik bir görüntüsü vardır. Bize en çok danışılan konuların başında zirkonyum fiyatları gelmektedir ve linke tıklayarak Türk diş hekimleri derneğinin belirlemiş olduğu fiyatları görebilirsiniz fakat zirkonyum fiyatlarından çok daha önemlisi dişlerinize şekil verecek, uygun kaplama ölcüsünü almak için doğru kalınlık ve incelikte formu doğru ayarlayabilecek bu konuda uzmanlaşmış bir diş hekimidir. Golden Smile diş polikliniklerinde sadece estetik diş, kaplama ve implantology konularında en az 20 – 30 yıl tecrübeli ve bu konuda uzmanlaşmış diş hekimlerimiz var. Hangi incelikte ve nasıl formda yapacağını yılların vermiş olduğu tecrübeyle hatasız yapmaktadırlar. Ayrıca yapılacak dişin kaliteli malzemeden yapılması sizi uzun yıllar problemsiz bir şekilde estetik dişlerinizin kullanılmasını sağlayacaktır.

Zirkonyum Dişin Avantajları Nelerdir?

zirkonyum
      Zirkonyum

Sahip olduğu ışık geçirgenliği özelliği ile tıpkı normal dişlerde olduğu gibi doğal bir   görüntü yakalanır. Sağlıklı dişlerin minesi ışığı tamamen geçirir.

Klasik porselen kaplamanın alt yapısı olan metal, dişlerde opak bir görüntü yaratır.   Bu da dişlerin cansız ve yapay görünmesine sebebiyet verir. Bu kaplama ile bunun   önüne geçilir.

Zirkonyum Neden Tercih Edildiği?

Daha çok estetik alanında kullanılan bir diş tedavisi yöntemidir. Diş beyazlatma gibi metotlar uygulandığı halde olumlu sonuca ulaşılmayan durumlarda kullanılan zirkonyum kullanılmaktadır. Genel olarak kullanım alanları şunlardır;

Zirkonyum kaplama fiyatları: 

Bize en çok gelen sorulardan birisi zirkonyum kaplama fiyatları hakkında oluyor fakat  zirkonyum kaplamalar fiyat açısından farklılık göstermektedir.  Bu hastadan hastaya göre değişiklik gösterse de hekime ve hekimin tecrübesine göre de farklılık gösterir.  Genel anlamda 3.000 TL ile 4.500 TL arasında zirkonyum malzemesi, kullanılan blok ve üst yapının kalitesi ile hastanın dişlerinin durumu (çapraşıklık, kapanmama problemleri) na göre farklılık göstermektedir. Golden smile dent polikliniklerinde sadece diş kaplaması konusunda en az 20-30 yıl tecrübeli uzman hekimlerimiz çalışmaktadır, buda kaplama öncesi yapılacak inceltme ve ölçü alma ile renk uyumu konularında oluşacak riskleri en aza indirmektedir.

Bu Kaplamanın Diş Etleri ile Uyumu Nasıldır?

Diş dokusuyla uyumlu bir malzeme olup tamamen zararsızdır. Metal destekli olan protezlerde görülen, dişin boyun bölgesindeki ve diş etinde morarma yada kararmaya benzer renklenme asla görülmez ve diş eti çekilmesine de neden olmaz. Ayrıca yanlış fırçalama gibi sebeplerden dolayı diş eti çekilecek olursa bile estetik açıdan kötü bir görüntü oluşturmaz.

zirkonyum kaplama
Zirkonyum kaplama

Metale Karşı Alerjisi Olanlarda Uygulanabilir Mi?

Zirkonyum malzemenin yapısında metal bulunmadığı için alerjiye de neden olmaz.

 

Ağızda Tat Değişikliğine Ya Da Kokuya Neden Olur Mu?

Malzeme içeriğinde metal olmadığı için bir tat değişikliği yapması ya da kokuya sebebiyet vermesi mümkün değildir.

Zirkonyum Dişler İleride Renk Değiştirir Mi?

Pürüzsüz ve kaygan porselen yapılı yüzeye sahip oluşu nedeniyle plak birikimi görülmez. Bu sebeple kahve, çay ve sigara gibi renklendirici gıdalardan etkilenmez. Rengi her zaman uygulandığı gibi kalır.

Zirkonyum Kaplamaların Bakımı Nasıl Yapılır?

Dişler, normal dişleri fırçalar gibi fırçalanır. 6 ayda bir yapılan düzenli hekim kontrolleri ile zaten oluşabilecek problemler öngörülüp bu problemler için tedbir alınır.

Zirkonyumlu Dişler Ne Kadar Süre ile Kullanılabilir?

Kontroller düzenli olarak yaptırıldığında çok uzun yıllar kullanılabilir. Şu kadar süre ile kullanılabilir diye bir süresi yoktur. Dişler canlı dokulardır ve zamanla aşınmalar ile diş yapısında değişiklikler gözlemlenir.

Zirkonyum Değiştirilmek İstenildiğinde Dişe Zarar Verirmi?

Zirkonyum kaplamalı dişler kesilerek çıkarıldığı için herhangi bir rahatsızlık duyulmaz ve ayrıca dişlerde doku kayıplarına neden olmaz.

Bu Kaplanmanın Dezavantajı Var Mıdır?

Uzun dişsiz aralıklar arka bölgelerde kırılma ihtimali artacağından tavsiye edilmez.

Diş Eti Hastalığı Olan Kişilerde Uygulanabilir Mi?

Kişinin öncelikli olarak diş eti hastalığı iyileştirilir. Kişinin diş eti hastalığı tedavi edildikten sonra zirkonyum dişler yapılabilir. Herhangi bir nedenle diş kaybı meydana geldiğinde komşu dişlerde bu boşluğa doğru hareket başlar.

Bunun sonucunda yandaki dişlerde diş eti problemleri, bu boşluğa devrilmeye bağlı kemik kayıpları, estetikte bozulma ve çiğneme kuvvetlerinde değişiklikler meydana gelir. Eğer uzun süre bu boşluk implant yada köprü ile restore edilmezse bu komşu dişlerde de kayıplar olabilir.

Zirkonyumlu  Kaplamalar Nasıl Uygulanır?

Diş, metal destekli kaplamada olduğu gibi küçültülür. Diş eti sağlıklı duruma geldiğinde, özel ölçülerle ve ağza uygun kaşıklarla hassas bir şekilde ölçü alınır. Laboratuvar ortamında, dişe en uygun renkte zirkonyumun alt yapısı ve üzerine de porselen üst yapısı işlenerek klinik ortamda dişe uyumu sağlanır. Son aşamasında ise özel yapıştırıcılar ile dişe tamamen adaptasyon edilmesi sağlanır. Kişi kendi doğal dişinden ayırt etmeden kullanabilir.

Diş Eti Hastalığı Olan Kişilerde Uygulanabilir Mi?

Kişinin öncelikli olarak diş eti hastalığı iyileştirilir. Kişinin diş eti hastalığı tedavi edildikten sonra zirkonyum dişler yapılabilir. Herhangi bir nedenle diş kaybı meydana geldiğinde komşu dişlerde bu boşluğa doğru hareket başlar.

Bunun sonucunda yandaki dişlerde diş eti problemleri, bu boşluğa devrilmeye bağlı kemik kayıpları, estetikte bozulma ve çiğneme kuvvetlerinde değişiklikler meydana gelir. Eğer uzun süre bu boşluk implant yada köprü ile restore edilmezse bu komşu dişlerde de kayıplar olabilir.

Yüksek teknoloji ürünü olan ve dayanıklılığını uzay mekiklerinde ısı kalkanı, spor arabalarda fren diski olarak kanıtlamış olan Zirkonyum oksit artık dişhekimleri tarafından da kullanılmaktadır. Zirkonyum akıllı seramikleri uygulamasıyla dişhekimliği için geliştirilen bu teknolojik seramiğin prostetik tedaviye katkısı büyüktür.

Zirkonyum diş

Zirkon porselen, mekanik ve kimyasal olarak dişe tutturulur. Bu yüzden metal desteklilere göre tutuculukları çok daha yüksektir. Alt yapısında metal olmadığı için kuron-diş eti hizasında koyu renk bir çizgi olmaz. Daha estetik bir görüntü sağlanır. Diş eti çekildiğinde, zirkon porselenler estetik görünümlerini korurken, metal porselenler diş-diş eti birleşiminde kötü bir görüntü oluştururlar.

diş eti kanaması

Diş Eti Kanaması

Diş eti kanamalarının ana nedeni diş eti çizgisinde plak birikmesidir. Bu, gingivitis veya iltihaplı diş etleri olarak adlandırılan bir duruma yol açar. Plak, tartar içine sertleşince kanamaya ve periodontitis olarak bilinen daha gelişmiş bir diş eti ve çene kemiği hastalığına yol açar. Diş etlerinin zaman zaman kanamaları dişlerinizi çok kuvvetli bir şekilde fırçalamak veya doğru şekilde takılmayan takma dişler kullanmaktan kaynaklanabilir.

Sık Diş Eti Kanaması Aşağıda Olduğu Gibi Daha Ciddi Durumları Gösterebilir:

  • – Periodontitis (gelişmiş bir diş eti hastalığı formu)
  • – Lösemi (kan kanseri)
  • – Vitamin eksikliği
  • – Pıhtılaşma hücrelerinin eksikliği (trombositler)

Bu tür hastalıklar diş etinin daha kolay kanayıp iltihaplanmasına sebep olur. Bu nedenle diş eti kanaması sorunu yaşayanlar mutlaka sağlık kuruluşlarına başvurarak bu sorunun nedenini öğrenmeli ve tedavi sürecine başlamalıdır.

Diş Eti Kanaması Nedenleri Nelerdir?

Yalnızca diş etine bağlı hastalıklar değil birçok hastalık diş eti kanamasına neden olabilir. En yaygın görünen diş eti kanaması nedenleri şunlardır:

  • Diş eti iltihabı, diş eti hastalıklarının ilk aşamasıdır. Yaygın belirtileri arasında diş etinin hassaslaşması ve kızarması vardır. Zamanla diş etinde meydana gelen plakların temizlenmemesi nedeniyle oluşur ve bu oluşan plaklar bakterilerin üremesine yol açar. Bu nedenle diş etlerinde hassasiyet ve kızarıklık meydana geldiğinde bir uzmana danışılarak hastalık ilerlemeden tedavi edilmelidir.
  • Bazı ilaçlar, yan etki olarak diş etlerinin kanamasına sebebiyet verebilir. Özellikle kan sulandırıcı ilaçlar kanın pıhtılaşmasını güçleştireceğinden diş etinde kanamayı kolaylaştıracaktır. Bu sorunun meydana gelmemesi için kullanılacak ilaçların uzman kontrolünde alınması, bu kişilerde daha hassas ağız bakım ürünlerinin tercih edilmesi gerekir.
  • Kullanılan ağız bakım ürünlerinin değiştirilmesi de diş eti kanamasına yol açabilir. Ağız temizliğinde günlük rutinin dışına çıkılması bazen diş
    etinin kanamasına neden olur, bu gibi durumlarda bir uzmana gözükmek ve eski rutine dönmek gerekebilir.
  • Gebelik durumları sırasında değişen hormonal aktiviteler diş eti hassasiyetine yol açabilir. Diş etlerinde kan akışının artmasına bağlı olarak diş bakımı sırasında kanamalar meydana gelebilir.
  • Ağız bakımına yeterince özen göstermemek diş eti hastalıklarının ve dolayısıyla diş eti kanamalarının başlıca nedenidir. Ağız sağlığı ancak düzenli günlük ağız bakımı ile sağlanabilir. Bu nedenle günlük olarak en az 2 kez dişler fırçalanmalı, diş ipi kullanılmalı ve dil temizlenmelidir.
  • Sağlıksız beslenme, diş eti kanamalarına yol açabilen bir diğer unsurdur. İşlenmiş gıdalarda bulunan bazı bileşenler diş etlerini tahriş edebilir ve hassasiyetlere neden olur. Ayrıca vitamin ve mineral eksiklikleri de ağız ve diş sağlığının bozulması üzerinde oldukça etkilidir. Bu nedenle yeterli ve dengeli beslenmeye gereken özen gösterilmelidir.
  • Modern yaşamın beraberinde getirdiği stres birçok hastalığa yol açtığı gibi ağız hastalıklarına da zemin hazırlayabilir. Stres, damar sağlığının bozulmasına ve bağışıklık sisteminin güçsüz kalmasına neden olur. Bunun sonucu olarak da ağız sağlığı bozulabilir ve diş eti kanamaları meydana gelebilir.

Diş Eti Kanaması Teşhisi Nasıl Konulur?

Diş eti kanaması çoğu zaman bir neden değil sonuçtur. Bu sonucu önleyebilmek için düzenli olarak bir uzmandan yardım almak gerekir. Günlük ağız ve diş bakımı düzenli olarak yapılmalı, buna ek olarak en az 6 ayda bir diş hekimi muayenesinden geçilmelidir. Diş hekimi muayenesi ile ağız sağlığına ilişkin tüm sorunlar kolaylıkla tespit edilebilir. Muayene sırasında diş hekiminin yapacağı muayene ve hastanın da yaşadığı sorunları hekimi ile paylaşması sonucunda olası diş hastalıkları kolaylıkla teşhis edilebilir. Bazı durumlarda hekim tarafından tanıyı kolaylaştırıcı bazı testler de istenebilir. Tüm bu işlemlerin ardından diş eti kanaması ve ağız sağlığına ilişkin diğer sorunların temelinde yatan neden tespit edilebilir ve uygun bir tedavi sürecine başlanabilir.

Diş Eti Kanamasının Belirtileri Nelerdir?

Diş eti hastalığının birçok faktöre bağlı olarak ortaya çıktığı, çeşitli semptomları vardır. Ancak diş eti hastalığının en sık görülen belirtileri aşağıdaki gibi olmaktadır:

  • Diş fırçalama sırasında diş eti kanaması
  • Diş diziliminde kolaylıkla ayrılabilen ve uzaklaşan diş etleri
  • Kırmızı, şiş ve hassas diş etleri
  • Dişler arasındaki aralıkların artması
  • Çiğneme ve ısırma sırasında alt ve çene kemiği arasındaki düzensiz ilişki
  • Sürekli olarak kötü ağız kokusu
  • Protez kombinasyonunda bozulma ve değişiklik

Bu belirtiler ile beraber diş eti hastalıkları ileri evreye ulaşana kadar herhangi bir belirti göstermeden devamlılığını koruyabilir. Bu nedenle düzenli olarak yapılan doktor kontrolleri, mevcut hastalıkların erken teşhis ve tedavisi açısından son derece kritik öneme sahiptir.

Diş Eti Kanaması Tanısı Nasıl Konur?

Diş eti kanamasının teşhisi için hastalarımızın diş hekimlerimize gelerek muayene olmaları gerekmektedir. Muayene ile beraber diş eti sağlığı hakkında net bilgiler elde edebilmek mümkün olmaktadır. Teşhisin konabilmesi için diş hekimlerimiz muayeneye ek olarak testler de talep edebilmektedirler. Ayrıca normal şartlarda 6 aylık periyotlarda diş hekimlerimize kontrole gelen hastalarımızın diş etlerinin durumu ile ilgili erken teşhiste bulunulması mümkün olmaktadır.

Diş Eti KanamasıDiş Eti Kanaması İçin Nasıl Bir Tedavi Uygulanmalıdır?

Diş eti kanamasının tedavisi için hastalarımızın öncelikle ağız bakımlarına dikkat etmeye başlamaları gerekmektedir. Günlük rutin bakımlarını aksatmamaları ve altı aylık periyotlarda diş muayenesinden geçmeleri istenmektedir. Diş ipi kullanmaya başlamaları ile beraber diş plağı oluşumu engellenebilmektedir. Bu sayede diş eti kanamasının riski de azaltılabilmektedir.

Ayrıca antiseptik gargara kullanımı ile beraber bakteriyel enfeksiyon kaynaklı diş eti kanamalarının önüne geçilebilmektedir. Ilık tuzlu su ile gargara yapılarak diş etlerinin rahatlaması sağlanabilmektedir. Kullanılan diş fırçasının ise yumuşak uçlu bir diş fırçası olması gerekmektedir. Diş eti kanaması şikayeti olan hastalarımızın rahatsızlıkları eğer ileri derecede ise; bu durumda ilaç tedavisi uygulanması gerekebilmektedir. Özel diş macunları, gargaralar ve ağrı kesiciler ile diş eti kanaması problemi ortadan kaldırılabilmektedir.

Golden Smile Videolar İçin Tıklayınız

Lamine diş

Estetik Diş Nedir?

Estetik Diş, dişlerimiz yemek yemeye yardımcı olmanın yanı sıra estetik açıdan da gülüşlerimizde büyük rol oynuyor. Dişlerde bulunan şekil bozuklukları ve lekelenmeler günlük hayatta bizleri olumsuz yönde etkiliyor. Yapılan araştırmalara göre diş yapısına ve gülüşlerine güvenen kişiler daha başarılı daha mutlu oluyor.

Estetik diş

 Estetik Diş Fiyatları

Estetik Diş fiyatları konusunu daha detaylı inceleyebilmek için öncelikle diş estetik yapılacak kişinin muayene edilmesi gerekmektedir. Ağız yapısı, dişlerin durumu ve çene kapanışları dahil olmak üzere yapılan muayene sonunda belirlenen işlemler uzman hekimlerimiz tarafından değerlendirilerek fiyat belirlenir. Bu işlemler çok çeşitli olduğu gibi sadece zirkonyum, lamine, E max yada estetik dolgu ile olabildiği gibi eksik dişler için implant, ortodonti için diş teli gerektiği durumlarda da yine üzerine yapılacak kaplamalar özenle estetik gülüşler için tasarlanacaktır.

Gülüş Estetiği en iyi diş görünümünü sağlamak için farklı operasyonalarla şekillendirilebilir. Gülüş estetiği fiyatları, genellikle yapilacak kaplama türü (porselen, zirkonyum, emax, veneer) ve adetine göre 1350-7500 TL arasında değişmektedir

Estetik Diş Tasarımı Nasıl Yapılır Tedavi Aşamaları Nelerdir?

Estetik Gülüş tasarımı yaparken kişinin ağız diş fotoğrafları çekilerek diş ölçüleri alınır. Hastananın isteği ve şikayetleri de dinlenilerek gülüş tasarımı gerçekleştirilir. Kişinin de onayı alınarak hazırlanır ve 10 gün süre içerisinde estetik işlemler kalıcı olarak yapılır.

Estetik diş
Golden Smile Yurtdışı Hastası

Estetik Diş Tasarımında Dişlere Ne Gibi İşlemler Uygulanır?

Gülüş tasarımı işleminde dişler, dişetleri, dudak ve yanak gibi bölgelerde gerekli görülürse tümünde işlemler yapılabilir. İlk olarak dişlerin gülümsene esnasında ne miktarda ortaya çıkılması istendiği hakkında uzman ile görüşülür. Gerek duyulursa diş eti yukarıya alınır, dudaklar çok ince ise cilt dolgularıyla yeniden restore edilebilir. Botox ile dudak üstü ince çizgileri ve kasların düzenlenmesi yapılır. Bu aşamanın ardından dişler renk, biçim ve form olarak yeniden dizaynlanır.

Kimi zaman yalnızca porselen dolgularla bu işlemler uygulanır. Kimi zaman da zirkonyum, lamine (Veneers)gibi protetik uygulamalar ile estetik gülüş tasarımı yapılır.

estetik diş
     Zirkonyum Kaplama

Gülüş Tasarımı Kaç Seansta Tamamlanır?

Hastanın mevut durumuna göre yapılacak tedavilere göre seans sayısı değişebilir. Tedavi bazen tek seansta bazen de birkaç haftada tamamlanabilir.

Gülüş Tasarımı Yaptırmak İstediğimizde Dişlerimizi Kestirip Kaplama Yaptırmak Zorunda Mıyız?

Gülüş tasarımı için her zaman dişlerin kesilmesi ve kaplama yapılması gerekmemektedir. Genellikle kompozit laminalar, bonding, recontouring ya da diş beyazlatma  gibi daha kolay ve koruyucu yöntemlerle estetik beklentileriniz karşılanabilir.

Gülüş Estetiğini Bozan Çenedeki Bozukluklar Nasıl Giderilir?

Genetik olarak kişilerde çene eklem bozuklukları olabilir. Bu bozukluklar gülüş estetiğini bozabilir fakat tedavi edilebilir. Çene gelişimi dikey yönde gerileme veya artış göstermişse ifade de bozukluklar yaşanılabilir. Bu sorunların giderilmesi için gelişim çağını tamamlamamış olmak büyük avantaj. Tedavi olarak ortopedik tedavi ile düzeltilebiliyor. Çenedeki bazı bozukluklarda ise kesinlikle cerrahi işlem uygulanması gerekebiliyor.

estetik diş
Golden Smile Başakşehir Hastası
Cerrahi Müdahalelerde Ne Gibi İşlemler Uygulanıyor?

Cerrahi işlem öncesinde 20 yaşına ulaşan kişilere diş teli tedavisi uygulanıyor. Dişler olması gereken düzene göre planlanıyor. Daha sonrasında çenelerin konumu genel anestezi ile uzman cerrahlar tarafından düzeltiliyor. Yeni ilerleyen teknoloji ve tekniklerle oldukça başarılı ve sağlıklı, estetik gülüşler kazandırılıyor.

Gülüş Tasarımı Yapılmadan Öncesi ve Uygulanan Tedaviler?

Gülüş tasarımı yapılmadan önce hastanın ağız sağlığı dikkate alınır. Tedaviye uygunluğu gözlemlenir. Diş formu incelenir. Bu gözlemlerden sonra kişilerin ağız ve çene yapısına uygun tedavi yapılır.  Tedaviler de ise; Lingual tedavi, şeffaf plak, metal tel, porselen tel, damaklık gibi başlıca tedaviler uygulanır.

Kişiye Özel Gülüş Çeşitleri?

Genel olarak kullanılan ve çok tercih edilen gülüş çeşitleri vardır. Bunlar şöyledir:

Çekici Estetik Gülüş: Bu gülüş için tedavide tercih edilen ön dişleri daha ön plana çıkarmaktır. Bu değişiklik sizlere daha genç ve daha çekici gülüş kazandıracaktır.

Entelektüel Gülüş: Dişlerin aynı seviyeye getirilerek kişiye daha olgun bir gülümseme edası katar.

Sportif Gülüş: Bu gülüşte orta kesici olan dişlerin yan taraflarda bulunan kesici dişlerden uzun olarak tasarlanmasıyla sağlanır.

Estetik diş
Golden Smile Beylikdüzü
Gülüş tasarımı kimlere yapılır? Bunun için belli etkenler var mıdır?

Her kişinin kendine özgü bir iskelet yapısı ve ağız yapısı bulunur. Kişinin ağız yapısına uygun olan diş yapısı, gülüş tasarımının esas hedefidir.

Gülüş tasarımı yaptırmaya ihtiyaç duyanların aşağıdaki sorulardan herhangi birine ”evet” cevabını vermesi bu tasarıma gerçekten ihtiyaç duyulduğunun belirtisidir.

  • Başka birinin gülümsemesine imrendiniz mi?
  • Gülerken dişlerinizi göstermemeye çalıştığınız ya da elinizle ağzınızı sakladığınız oldu mu?
  • Fotoğraflarda gülümsemekten kaçınıyor musunuz?
  • Gülümsemenizde sizi rahatsız eden herhangi bir bozukluk mevcut mı?
  • Ağzınız iyice açık olarak gülümsendiğinde üst dudak, diş etlerini fazlaca gösterecek şekilde yukarı çıkıyor mu?
  • Dişlerde uygulanan tedavilerin (dolgu, kuron vb) doğal dişlerden farklı(renk, form vb) olduğunu düşünüyor musunuz?
  • Dişlerinizin renginden memnun değil misiniz?
  • Dişlerinizde çapraşıklıklar ya da düzensizlikler mevcut mu?
  • Dişlerinizin arasında boşluklar göze çarpıyor mu?
  • Ön dişlerinizde çok sayıda dolgu ya da kırık mevcut mu?
  • Ön dişleriniz arasında rahatsız edici oranda ve büyük farklılıklar göze çarpıyor mu?

Öyleyse, gülüş tasarımı için sizi Golden Smile diş polikliniklerine davet ediyoruz. Hiç çekinmeden whatsapp üzerinden 7/24 danışabilirsiniz.

Diş teli fiyatlari

Diş Teli Fiyatları Ne kadar?

Diş teli fiyatları

Tedavi türüne göre 5.000 ile 48.000 TL aralığında değişmektedir. Tek çeneye diş teli tedavisinde bu fiyatlar 25.000 ile 35.000 TL gibi taban fiyatlar ile tedavi edilmektedir, çift çene diş teli tedavisinde ise 50.000 TL ile 60.000 Tl arasındadır. Diş yapısı bozukluk oranı bu fiyatları belirleyen temel unsurlardan bir diğeridir. Şeffaf ortodontik plaklarda fiyatlar tek çene için 65.000 – 75.000 TL arasında, çift çene ise 90.000 – 98.000 TL arasında değişmektedir. En doğru fiyat ve tedavi bilgisi için klinik muayenesi gerekmektedir.

Diş çarpıklık miktarının çok fazla olması veya dişlerin olması gerekenden daha eğik veya daha yukarıda olması, çenede fazla veya eksik dişler olması veya standart yerinden çok uzaklaşmış dişler var ise diş teli fiyatlarını değişebilmektedir.  Bazen yıllar önce çekilmiş bir diş ya da yirmi yaş dişlerin çıkıp diğer dişlere baskı yapması, fazladan çıkan dişin diğer dişleri sıkıştırması bu sonuçları doğurabilmektedir.

Diş teli fiyatları hesaplamasında etkili olan faktörler; 

  1. Braket ve diş teli malzeme özelliği
  2. Tek çene veya diş çene diş teli yapısı
  3. Çarpıklık miktarının az ya da fazla olması
  4. Dişlerin ayrık olması durumunda ayrıklık durumunda dişler arası aralık miktarı
  5. Gummy smiley , diş etlerinin normalden çok daha fazla görünmesi
  6. Çenenin ön veya geride olması
  7. Damak ve çene darlığı gibi yapısal bozuklukları olması

Malzeme türüne göre , metal, porselen braket veya şeffaf plak tedavileri kullanılmaktadır. Diğer diş teli fiyatları hesaplamasında tek çene veya çift çeneye diş teli takılması gerekliği de kullanılır. Ucuzdan pahalıya diş malzemelerini

  • Metal diş teli
  • Porselen diş teli (görünmez diş teli)
  • Şeffaf plak

Olarak sıralayabiliriz. Youtube @Goldensmiledent kanalı üzerinden videomuzu izleyebilirsiniz

Ayrıca dişler arası çok ayrık ise diş teli fiyatları tedavi süresinin uzaması ve işlem sayısının artması nedeniyle artmaktadır.  Bazı vakalarda ayrıklık miktarı mevcut dişler ile fiziksel olarak kapatılamayacak gibi ise, diş teli tedavisinde bir dişlik boşluk bırakılır ve ortodontik tedavi bittikten sonra o boş yere implant ile diş eklenebilir. Diş teli fiyatları hesaplamasında implant fiyatı ve uygulaması dahil edilmemektedir.

Diş Teli Tedavisi Ne Zaman Yapılmalı?

Ortodontik tedavilerin yapılmasında herhangi bir yaş sınırı şartı yoktur. Fakat kişinin yaşına uygun bir tedavi şekli uygulanabilir. Günümüzde erişkin ortodontisi sorunu git gide kendini göstermeye başlamıştır. Görsel estetik sorununu aşmak için porselen braketler, ortodontistler tarafından sıklıkla kullanılır. Bazı zamanlarda çok daha güzel ve verimli protezler üretebilmek için proteze hazırlık maksadıyla ortodontik tedavi uygulanır. Diş teli tedavileri 4 ile 12 ay arasında bitmekte ve hastada müspet sonuçlar alınmaktadır.

Diş teli fiyatları
                Diş Teli Fiyatları

Diş Teli Tedavi Süresi

Diş Teli tedavinin süresini belirleyen birçok faktör vardır. Tedavi olacak kişinin yaşı, rahatsızlığın boyutu gibi faktörler, tedavinin süresini belirler. Tabi bunun yanında hastanın bu işi ne kadar ciddiye aldığı da oldukça önemlidir. Hasta, ara seanslara düzenli olarak geliyorsa, ağız ve diş bakımını eksiksiz ve düzenli yapıyorsa, tellerini sürekli koparmıyorsa ve hastaya verilen apareyler uygun şartlarda kullanılıyorsa tedavi süresi en alt seviyede tamamlanır. Aksi halde ortodonti tedavi süresi ciddi manada uzar. Ortodontik tedaviler genelde 1,5 sene içerisinde sonuç vermektedir. Bu tedavinin en şiddetli halinde bile tedavi, 2,5 seneyi geçmez. Bunların yanında 1 sene içerisinde sonuçlanan ortodontik tedavilerce var.

Diş Teli Tedavisi Acı Verir Mi?

Diş teli tedavisi tamamen ağrısız ve kolay bir uygulamadır. Fakat bu teller ilk takıldığı zamanlarda yanaklarda yaraların oluşmasına sebep olabilir. Yaralar 5-6 gün içerisinde kendiliğinden iyileşir ve bir daha çıkmazlar. Çok ender durumlarda, telin ya da braketin kopması gibi tekrardan yaralar çıkabilir. Böyle bir problemin yaşanmasından sonra doktorunuza giderek sorununuzu hızlıca çözebilirsiniz. Ortodontik tedavinin ilk seansında hastaya “hasta mumu” verilir. Hastada bu mumu ağzındaki telin ağrı verdiği noktaya yerleştirir ve ortodontist uzmana gelene kadar meydana gelebilecek iritasyonu engellemiş olur.

Diş Telleri Varken Dişler Fırçalanır Mı?

Dişlerin fırçalanması için teller engel teşkil etmez. Tel takmadan önce dişlerinizi nasıl fırçalıyorsanız aynı şekilde tel takıldıktan sonrada fırçalayabilirsiniz. Dişlerinizi fırçalama esnasında tellerinizde kopma gibi sorunlar yaşanmaz. Tabi ki teller takıldığı için biraz daha detaylı ve ince fırçalamak gerekir. Dişlerinizde tel varken dişleri fırçalamak ilk başlarda zor gelebilir. Bu zorluğu aşmak için ortodontik diş fırçalarını kullanabilirsiniz.

Teller Takıldıktan Sonra Dikkat Edilmesi Gerekenler

Teller takıldıktan sonra ilk dikkat etmeniz gereken şey yediğiniz gıdalar olmalı. Çok sert yiyecekleri tüketmekten uzak durun. Elma, ayva gibi meyveleri ısırarak yemek yerine keserek yemeyi tercih edin. İçerisinde çekirdek olan zeytin ve erik gibi yiyecekleri yerken ilk olarak çekirdeklerini çıkarın. Çekirdeklerini çıkardıktan sonra ağzınıza atabilirsiniz. Bunun yanında asitli içeceklerden kesinlikle uzak durmalısınız. Ayrıca sakız ve lokum gibi yapışkan gıdaları da tüketmemeye dikkat etmelisiniz.

Şeffaf Diş Teli İle Metal Diş Teli Arasında Fark Var mıdır?

Genellikle şeffaf diş telleri tedavi süresini uzatıyor diye biliniyor. Bu durum tamamen malzeme kalitesiyle ilgilidir. Ülkemizde maalesef ki tedavi maliyetini düşürmek amaçlı Pakistan, Hindistan veya Çin malı şeffaf braketler kullanılıyor. Bu malzemeler tedavi süresini uzatıyor. Metallere göre daha dayanıksız olduğu için çabuk kırılıyor ve istenilen sonucu metal diş telleri kadar etkili bir biçimde veremiyor. Kliniğimizde ise kullanılan metal ve şeffaf braketler Amerikan malıdır. Ve bütün teknik özellikleri, tedavi süresi ve tedavi sonucu aynıdır. Aralarında görüntü ve fiyat haricinde bir fark yoktur.

Diş teli renkleri 
renkli diş teli
                   Renkli diş teli

       Aslında tel tedavisinde renk seçimi dikkat edilmesi gereken konulardan birsidir. Örneğin 14 yaşında tedavi görecek bir çocuk için metal braketler uygulanacağına renkli braketlerin uygulanması çocuk için eğlenceli bir hale gelecektir. Daha doğrusu renkli diş tellerini gençler bile tercih etmektedir. Ama üst yaş gurubu hastalar için uygun olmayacağından seramik braket kullanmaları daha iyi olacaktır.

diş eti kanaması

Diş Eti Kanaması Nedir? Diş Eti Kanamasının Nedenleri Nelerdir?

Diş Eti Kanaması Nedir

Diş eti kanamalarının ana nedeni diş eti çizgisinde plak birikmesidir. Bu, gingivitis veya iltihaplı diş etleri olarak adlandırılan bir duruma yol açar. Plak, tartar içine sertleşince kanamaya ve periodontitis olarak bilinen daha gelişmiş bir diş eti ve çene kemiği hastalığına yol açar.

Diş etlerinin zaman zaman kanamaları dişlerinizi çok kuvvetli bir şekilde fırçalamak veya doğru şekilde takılmayan takma dişler kullanmaktan kaynaklanabilir. Sık diş eti kanaması ayrıca aşağıdakiler de dahil olmak üzere daha ciddi durumları gösterebilir:

– Periodontitis (gelişmiş bir diş eti hastalığı formu)
– Lösemi (kan kanseri)
– Vitamin eksikliği
– Pıhtılaşma hücrelerinin eksikliği (trombositler)

Bu tür hastalıklar diş etinin daha kolay kanayıp iltihaplanmasına sebep olur. Bu nedenle diş eti kanaması sorunu yaşayanlar mutlaka sağlık kuruluşlarına başvurarak bu sorunun nedenini öğrenmeli ve tedavi sürecine başlamalıdır.

Diş eti kanaması nedenleri nelerdir?

Yalnızca diş etine bağlı hastalıklar değil birçok hastalık diş eti kanamasına neden olabilir. En yaygın görünen diş eti kanaması nedenleri şunlardır:

  • Diş eti iltihabı, diş eti hastalıklarının ilk aşamasıdır. Yaygın belirtileri arasında diş etinin hassaslaşması ve kızarması vardır. Zamanla diş etinde meydana gelen plakların temizlenmemesi nedeniyle oluşur ve bu oluşan plaklar bakterilerin üremesine yol açar. Bu nedenle diş etlerinde hassasiyet ve kızarıklık meydana geldiğinde bir uzmana danışılarak hastalık ilerlemeden tedavi edilmelidir.
  • Bazı ilaçlar, yan etki olarak diş etlerinin kanamasına sebebiyet verebilir. Özellikle kan sulandırıcı ilaçlar kanın pıhtılaşmasını güçleştireceğinden diş etinde kanamayı kolaylaştıracaktır. Bu sorunun meydana gelmemesi için kullanılacak ilaçların uzman kontrolünde alınması, bu kişilerde daha hassas ağız bakım ürünlerinin tercih edilmesi gerekir.
  • Kullanılan ağız bakım ürünlerinin değiştirilmesi de diş eti kanamasına yol açabilir. Ağız temizliğinde günlük rutinin dışına çıkılması bazen diş etinin kanamasına neden olur, bu gibi durumlarda bir uzmana gözükmek ve eski rutine dönmek gerekebilir.
  • Gebelik durumları sırasında değişen hormonal aktiviteler diş eti hassasiyetine yol açabilir. Diş etlerinde kan akışının artmasına bağlı olarak diş bakımı sırasında kanamalar meydana gelebilir.
  • Ağız bakımına yeterince özen göstermemek diş eti hastalıklarının ve dolayısıyla diş eti kanamalarının başlıca nedenidir. Ağız sağlığı ancak düzenli günlük ağız bakımı ile sağlanabilir. Bu nedenle günlük olarak en az 2 kez dişler fırçalanmalı, diş ipi kullanılmalı ve dil temizlenmelidir.
  • Sağlıksız beslenme, diş eti kanamalarına yol açabilen bir diğer unsurdur. İşlenmiş gıdalarda bulunan bazı bileşenler diş etlerini tahriş edebilir ve hassasiyetlere neden olur. Ayrıca vitamin ve mineral eksiklikleri de ağız ve diş sağlığının bozulması üzerinde oldukça etkilidir. Bu nedenle yeterli ve dengeli beslenmeye gereken özen gösterilmelidir.
  • Modern yaşamın beraberinde getirdiği stres birçok hastalığa yol açtığı gibi ağız hastalıklarına da zemin hazırlayabilir. Stres, damar sağlığının bozulmasına ve bağışıklık sisteminin güçsüz kalmasına neden olur. Bunun sonucu olarak da ağız sağlığı bozulabilir ve diş eti kanamaları meydana gelebilir.
  • Besinler diş yapısına ugun olarak çiğnenmezse yanlış yerlere basınç uygulanacağından diş etinde kanamalar meydana gelebilir. Hatta bu durum ilerleyen süreçte ısırık hastalığına da neden olabilir.

Sigara içmek birçok şeye zarar verdiği gibi diş etlerini de oldukça kötü bir şekilde etkiler. Sigara dumanında bulunan zararlı maddeler diş etlerinde birikerek enfeksiyonlara neden olabilir. Bu nedenle diş eti kanamalarını önlemek için sigara kullanımından kaçınılmalıdır.

Diş eti kanaması teşhisi nasıl konulur?

Diş eti kanaması çoğu zaman bir neden değil sonuçtur. Bu sonucu önleyebilmek için düzenli olarak bir uzmandan yardım almak gerekir. Günlük ağız ve diş bakımı düzenli olarak yapılmalı, buna ek olarak en az 6 ayda bir diş hekimi muayenesinden geçilmelidir. Diş hekimi muayenesi ile ağız sağlığına ilişkin tüm sorunlar kolaylıkla tespit edilebilir. Muayene sırasında diş hekiminin yapacağı muayene ve hastanın da yaşadığı sorunları hekimi ile paylaşması sonucunda olası diş hastalıkları kolaylıkla teşhis edilebilir. Bazı durumlarda hekim tarafından tanıyı kolaylaştırıcı bazı testler de istenebilir. Tüm bu işlemlerin ardından diş eti kanaması ve ağız sağlığına ilişkin diğer sorunların temelinde yatan neden tespit edilebilir ve uygun bir tedavi sürecine başlanabilir.

Diş eti kanaması belirtileri nelerdir?

Diş eti hastalığının birçok faktöre bağlı olarak ortaya çıktığı, çeşitli semptomları vardır. Ancak diş eti hastalığının en sık görülen belirtileri aşağıdaki gibi olmaktadır:

  • Diş fırçalama sırasında diş eti kanaması
  • Diş diziliminde kolaylıkla ayrılabilen ve uzaklaşan diş etleri
  • Kırmızı, şiş ve hassas diş etleri
  • Dişler arasındaki aralıkların artması
  • Çiğneme ve ısırma sırasında alt ve çene kemiği arasındaki düzensiz ilişki
  • Sürekli olarak kötü ağız kokusu
  • Protez kombinasyonunda bozulma ve değişiklik

Bu belirtiler ile beraber diş eti hastalıkları ileri evreye ulaşana kadar herhangi bir belirti göstermeden devamlılığını koruyabilir. Bu nedenle düzenli olarak yapılan doktor kontrolleri, mevcut hastalıkların erken teşhis ve tedavisi açısından son derece kritik öneme sahiptir.

Diş Eti Kanaması Tanısı Nasıl Konur?

Diş eti kanamasının teşhisi için hastalarımızın diş hekimlerimize gelerek muayene olmaları gerekmektedir. Muayene ile beraber diş eti sağlığı hakkında net bilgiler elde edebilmek mümkün olmaktadır. Teşhisin konabilmesi için diş hekimlerimiz muayeneye ek olarak testler de talep edebilmektedirler. Ayrıca normal şartlarda 6 aylık periyotlarda diş hekimlerimize kontrole gelen hastalarımızın diş etlerinin durumu ile ilgili erken teşhiste bulunulması mümkün olmaktadır.

Diş Eti Kanaması İçin Nasıl Bir Tedavi Uygulanmalıdır?

Diş eti kanamasının tedavisi için hastalarımızın öncelikle ağız bakımlarına dikkat etmeye başlamaları gerekmektedir. Günlük rutin bakımlarını aksatmamaları ve altı aylık periyotlarda diş muayenesinden geçmeleri istenmektedir. Diş ipi kullanmaya başlamaları ile beraber diş plağı oluşumu engellenebilmektedir. Bu sayede diş eti kanaması riski de azaltılabilmektedir. Ayrıca antiseptik gargara kullanımı ile beraber bakteriyel enfeksiyon kaynaklı diş eti kanamalarının önüne geçilebilmektedir. Ilık tuzlu su ile gargara yapılarak diş etlerinin rahatlaması sağlanabilmektedir. Kullanılan diş fırçasının ise yumuşak uçlu bir diş fırçası olması gerekmektedir.

Diş eti kanaması şikayeti olan hastalarımızın rahatsızlıkları eğer ileri derecede ise; bu durumda ilaç tedavisi uygulanması gerekebilmektedir. Özel diş macunları, gargaralar ve ağrı kesiciler ile diş eti kanaması problemi ortadan kaldırılabilmektedir.

implant

İmplant Markaları

İmplant markaları arasında  ‘’hangi implant markası güvenlidir’’ sorusuyla sıklıkla karşılaşmaktayız. İmplant tedavisinde Başarıyı implant markasından ziyade uygulanacak bölgenin durumu, cerrahi prosedürlere uygun implant cerrahisi, yara bakımı ve enfeksiyondan koruma için gerekli tedbirlerin alınması gibi bileşenler tedavi başarısında önemli rol oynamaktadır. İmplant Çene kemiğine yerleştirilen Grade 5 Titanyumdan üretilen bir vidadır.

İmplant Nedir?

dental implant
           Diş İmplant

Diş tedavisinde çığır açan ve oldukça etkili bir yöntem olan implant, günümüzde doğal dişe yakın en sağlıklı yöntemlerden bir tanesidir. Çene kemiğine yerleştirilen titanyum malzeme sayesinde kişinin rahatlıkla kullanabileceği bu yapay köklü diş, hem hastaları estetik açıdan hem de kullanım açısından memnun etmektedir. İmplantın bu kadar yaygın bir şekilde kullanımı ve popülerlik kazanması, implant markalarında da farklılık meydana getirmiştir. Oldukça talep gören implant tedavisi, önceleri birkaç tane olan implant markalarının ciddi şekilde artmasına neden olmuştur. Ancak ticari endişe ve maddi kaygılarla yapılmış olan bu implantlar tehlike saçabiliyor. İnsan sağlığını olumsuz etkileyen bu kalitesiz implantlar zamanla hastada, diş kaybına ve kemik erimesine kadar gidecek rahatsızlıklar meydana getirebiliyor. Yaşanan bu olaylar implant markaları önemli mi sorusunu akıllara getiriyor. Golden Smile olarak kullanacağımız implantın kalitesi, garantisi ve uluslararası sertifkalara sahip olması bizim için çok önem arzetmektedir. İmplant fiyatları için diğer yazımızı linke tıklayarak okuyabilirsiniz.

Tercih ettiğimiz implant markaları şunlardır:

  • ITI Straumann :
    Straumann implant
                  strauman implant

    En çok bilinen implant markalarındandır. Uzun ömürlü ve dayanıklıdır.iyileşme süresini azaltmak için tasarlanmıştır ve optimal doku tepkisi elde ettiklerini kanıtlamıştır.  Straumann implant sistemleri maksimum implant stabilitesini garanti eden Morse konik bir bağlantıya sahiptir.

    MEDENTiKA 2005 yılında Bernd Gaddum, Frank Fix & Jürgen Kälber tarafından Hügelsheim, Almanya’da kurulmuştur ve Straumann grubuna baglidir.

  • Nobel biocare :
    Nobel implant
                 Nobel implant

    İsveç menşeili, implantı ilk icat eden markadır ve çok kalitelidir.son derece güçlü ve kırığa karşı dirençli olacak şekilde tasarlanmıştır, saf titanyumdan üretilir ve eşsiz dayanıklılık ve mukavemet için soğuk işlenirler. TiUnite adı verilen tescilli yüzey, üstün implant stabilitesinde ve kemik oluşumu ve entegrasyonunda da fayda sağlar.

  • Mega gen İmplant
    mega gen implant
             mega gen implant

    Megagen Dental implant özellikle AnyRidge İmplant Sistemleri geliştirdikleri özel SLA yüzeyiyle zaman açısından büyük bir avantaj sağlayarak kısa sürede yüklemeyi sağlayacak sbaşarıyı elde ettiler. AnyRidge İmplant Sistemleri, 60 farklı boy ve çap seçeneği, yüksek mekanik stabilite ve düşmeyen ISQ değerlerine sahiptir. Bu özellikleri sayesinde vazgeçilmez bir ürün olmuştur.

            

  • İmplant Direct:
    direct implant
               Direct implant

    Amerikada üretilen ve tüm dünyada kalitesiyle üst sıralarda bulunan Dr. Niznick’ in kurduğu firmadır. Bağlantısı çok üniversaldır ve çoğu implantla uyumludur. Devamlı yenilikçi buluşlarıyla dikkat çekmektedir.

  • Bego Implant:
    bego implant
       Bego implant

    Birçok özelliği bir arada bulunduran ve dünya genelinde kalitesini göstermeyi başaran Alman menşei implant markasıdır. İmplantlar belli standartlar üzerinde olup köklü bir geçmişe sahiptir.

  • Astra Tech:

    Switch platformlu implantlar arasında fazlasıyla tercih edilen İsveç markasıdır. Implant System tüm endikasyonlarda kullanılabilir ve marjinal kemik korunumunu olumlu şekilde etkiler.

  • Yerli implant fiyatları: İstanbul’da tek diş için implant fiyatı diş sağlığı merkezlerinin farklı fiyat politikalarına göre değişmektedir.
İmplant Seçiminde Nelere Dikkat Etmemiz Gerekiyor?

İmplant tedavisinde implantın kendisinden daha önemli bir husus var ise bu da uygulamayı yapacak hekimin tecrübesidir. Kaliteli olmayan ve patenti olmayan markaların implantları, zamanla çene kemiği içerisinde kırılmalara yol açıyor ve implantın yerinden çıkarılması gerekiyor. Çıkarılması da oldukça zor olan bu yöntem, hastaların ciddi sıkıntılar yaşamasına neden oluyor. İmplant markalarının önemi var mı sorusu elbette oldukça önemlidir. Bu nedenle yapılacak olan tedavide materyalin mutlaka titanyum maddesinden yapılan kaliteli bir ürün olmasına dikkat edilmeli. Aynı zamanda tecrübeli bir diş hekimince yaptırılan bu uygulama hastanın ömür boyu bu dişini kullanmasına yardımcı olacaktır.

implant tedavisi ne kadar sürer?

Normal şartlarda klasik (eski sistem) bir implant kemiğe yerleştirildikten sonra üst çenede 3 ay alt çenede ise 2 ay kemik içerisinde kalarak yüzeyinde bulunan boşluklara yeni kemik büyümesi ile çene kemiğine kaynaşır. Buna osteointegrasyon denmektedir. Ancak bu süre sonunda osteointegre olmuş implant üst yapısı takılarak ölçü alınarak kullanılabilir bir diş imal edilir ve kullanılabilir. Elbette normal şartlarda derken, enfeksiyon olmadan kemik yükseklik ve genişliğinin seviyesinin ideal olduğu ve yeterince yapışık diş etinin olduğu şartları kastediyoruz.


Şartlar uygun değilse implant tedavisi ne kadar sürer?

Eğer şartlar yukarıdaki gibi elverişli değil de kemik seviyesi eksik ise ek kemik veya greft ile desteklenmesi gerekir. Bu implant ameliyatı öncesi kemik tozu ve yumuşak doku grefti ameliyatı olmanızı gerektirir. Bu işlemler tedavi süresini 2-3 ay arasında uzatır. Çünkü anca bu süre sonunda konan kemik tozu, tozdan => kemiğe dönüşerek yerleştirilecek implant için bir destek görevi görebilir.

Immediate Implant Videosu

implant fiyatları

İmplant Fiyatları

İmplant fiyatları Neye Göre Değişmektedir?

Implant fiyatları öncelikle uygulanacak implantların markasına göre değişkenlik göstermektedir fakat dikkat edilmesi gereken konulardan birisi her implant markasının tüm vakalara uygun olmadığıdır. Öncelikle doktorunuzun çok iyi bir tecrübeye sahip olması ve sizin ağız içi muayenenizi yaptıkdan sonra, yaşınız, kemik yapınızın yeterli olup olmaması, sinüslere olan yakınlık, şeker hastalığın olup olmaması, boşluk olan dişler arası mesafe ve çene kapanışlarına bakarak uygun porselen yapımı gibi birden çok kriterlere bakarak şuan en uygun implant seçimi yapabilmesidir. Eğer uzun süre dişsiz kalındıysa yada diş çekimi yapıldıysa yada yukarıda yazılan kriterlerden birisi varsa bone graft ekleme yapılması hastanın çok uzun süre implantları kullanmasını sağlar, maalesef bu konunun çok dikkate alınmadığını görmekteyiz.

En sık karşılaştığımız sorulardan birisi, implant fiyatı ne kadar sorusudur, bunu genelleme yaparsak 3.500 Tl ile 10.000 TL arasında implant markasına göre değişmektedir. Fakat sizin için uygun olmayan implant kullanımını kesinlikle tavsiye etmiyoruz.

Sinüs Lifting Operasyonu

Örneğin bazı implantlar çok özel kaplama yüzeyine sahip ve daha erken, daha hızlı iyileşme sürecine sahiptir, bazı implantların ise farklı ve açılı ölcüleri yoktur ve bunu dikkate alarak seçimini yapacak olan doktorun çok iyi analiz yaparak doğru yere implantı yerleştirmesi gerekiyor. Yukarıda anlatılan kemik ekleme operasyonu haricinde, kemik kaybının fazla yaşandığı durumlarda ise sinüs lifting operasyonu yaparak bir süre kemikleşmeyi gözetmemiz gerekiyor. Bu süre genelde 5 -7 ay arasında ve hocamızın gözetiminde yapılmaktadır.

İmplant Nedir?

Diş implantları doğal dişlerin görünümünü, hissini ve işlevini sağlar. Titanyum vücut dokuları ile etkileşime girmediği ve kuvvetlere karşı dirençli bir materyal olduğu için implant malzemesi olarak tercih edilir. İmplantlar daha önceden kaybedilmiş dişlerin oluşturduğu boşluklara ya da ciddi bir enfeksiyon yoksa hemen çekim sonrası diş yuvasına yerleştirilebilir.

İmplant uygulamasının asıl amacı, üzerine kullanılabilir dişler yapmaktır.

İmplantlar, sabit ya da hareketli protezler yapmak amacı ile kemiğin yeterli ve uygun olduğu durumlarda basit bir operasyonla çene kemiğine yerleştirilirler. Eğer kemik miktarı ve yoğunluğu istenilen seviyede değilse implant uygulamasından önce kemik oluşturmaya yönelik işlemler yapılması gerekebilir.

Golden Smile Şubelerinde sadece implant ve estetik diş konusunda en az 20 -30 yıl tecrübeli hekimlerimiz çalışmaktadır.

Her Hastaya Diş İmplant Uygulanabilir mi?

İmplant uygulaması bazı istisnai durumlar haricinde herkese uygulanabilen başarılı bir tedavi şeklidir. İmplantın yerleştirilebileceği kalınlıkta, yükseklikte ve kalitede kemiği olan ve herkese ‘’sistemik sağlık durumu’’ değerlendirilerek implant yapılabilir.

 Bir kişide yeterli kemik dokusu olması bazı etkenlere bağlıdır. Bazı kişilerde kalıtımsal olarak çok ince/kalın ya da az/çok kemik olabilir.
Bazı kişilerde ise diş ve dişeti iltahapları çevrelerindeki kemik dokusunun erimesine ve azalmasına sebep olurlar. Bu nedenle bir dişin çekimine karar verilmişse kemik kaybına neden olmamak için çekimin hemen yapılmasında fayda vardır.
Bazı durumlarda çekimden sonra implant yapılmadan beklenebilmekte, bazı vakalarda ise çekim yapıldığı seansta implant yerleştirilebilmektedir.

2024 Türk Diş hekimleri Birliği tarafından belirlenen İmplant Fiyatları

İmplant fiyatları belirlenirken pek çok faktör göz önünde bulundurulmalı. Her Sene implant fiyatları özel klinikler, devlet hastaneleri ve özel hastaneler için olmak üzere Türk Diş hekimleri Birliği tarafından belirlenmektedir. Belirlenen İmplant fiyatları kıymetli metal ve zirkonyum gibi kullanılan malzeme ücretlerini içermemekle birlikte rekabet şartlarından dolayı internet üzerinden fiyat paylaşılması yasaklanmıştır. Dolayısıyla hem fiyat bilgisini öğrenmek hem de ihtiyacınız olan tedaviyi detaylı olarak belirlenmesi için klinik muayene gerekmektedir.

TDB 2024 İmplant FiyatlarKDV Dahil %8
Kemik İçi İmplant (Tek Silindirik İmplant Ücreti Hariç) 4090 TL
Sert doku greftleme ( kemik tozu hariç ) 2325 TL
İmplant Üstü Veneer Kuron (Seramik) 1725 TL
Sinus Lifting (biomateryal ücreti hariç) 2270 TL
Veneer Kron ( Zirkonyum) ( Kıymetli Metal Ücreti Hariç ) 3240 TL
Veneer Kron ( Porselen ) ( Kıymetli Metal Ücreti Hariç ) 1505 TL
Tam Seramik Kron ( Metal Desteksiz ) 3240 TL
Diş Çekimi 375 TL
Gömülü Diş Çekimi 1270 TL
Golden Smile Tek Diş İmplant

Tek Diş İmplant

Tek diş kaybı durumunda, yedek protezi yerinde tutan bir implantı çenenize sabitleyen bir yapay diş implantı, kuron yapmak için komşu dişlerin bir kısmının çıkarılmasını gerektiren bir diş köprüsünden çok daha iyidir.

Tamamen Dişsiz Bir Ağızda İmplant Üstü Sabit Bir Protez Yapılabilmesi İçin En Az Kaç İmplant Yaptırmam Gerekir?

Çenenin büyüklüğüne ve uygulanacak yönteme göre alt çenede 4-6 arası, üst çenede 6-8 arası implantın yapımı öngörülmektedir.

Tüm dişlerinizi kaybettiğinizde, geleneksel yöntem, çıkarılabilir tam çene protezleri takmaktır. Modern diş implantı, tam çene protezi sabit bir şekilde desteklemek için çene kemiğine birkaç implantın sabitlenmesine izin verir. Takma dişin düşme korkusu veya konuşma ve yemek yemede zorluk artık sizi hayal kırıklığına uğratmayacaktır. Ayrıca hareketli protezlere göre daha az kemik kaybı meydana gelir.

Tamamen Dişsiz Bir Ağızda Hareketli Proteze Destek Olması İçin Kaç İmplant Yaptırmam Gerekir?

Alt çenede 2- 4 implant, üst çenede ise en az 4 implantın uygulanması başarı için mutlaka gereklidir.

İmplant Destekli Hareketli Protezlerin Bakımı Nasıl Yapılır?
  1. İmplant destekli hareketli protezler günde en az iki kez çıkarılarak temizlenmelidir ve gece çıkartılmalıdır.
  2. Aynı zamanda implantın çevresi ve ataşmanlar da dikkatlice fırçalanarak temizlenmelidir.
  3. Protezlerin içinde bulunan lastikler zamanla gevşeyebilir bu lastikler basit bir işlemle değiştirildiğinde tutuculuk tekrar ilk günkü haline döner.
  4. İmplantlar yapıldıktan sonraki ilk bir yıl içerisinde, her 3-6 ayda bir diş hekiminizi temizlik ve kontroller için ziyaret etmelisiniz.
Örnek Vakalar:

Fissür Örtücü

Fissür örtücü küçük azı ve büyük azı dişlerinin çiğneyici yüzeylerindeki çürük oluşabilecek girintilerin üzerine uygulanan şeffaf veya hafif renkli plastik koruyucu kaplamalardır.
Büyük azı ve küçük azı dişlerinde pitler ve fissürler denilen girinti veya oluklar vardır. Besinler bu çatlakların içine saplanırlar. Bazı çatlaklar o kadar derindirler ki diş fırçalarının kılları bunların en derin yerine ulaşamaz. Pitler ve fissürler bakterilerin yerleşip çürük yapmaları için elverişli ortamlardır. Fissür örtücüler bu tip oluşumların önüne geçerler. Bunlar dişlerin üzerindeki oluk ve çatlakları doldurarak besinlerin buralara saplanmasını önlerler.

Fissür Örtücüler Ne İçin Kullanılırlar?

fissür örtücüFissür örtücüler genellikle çocukların dişlerine uygulanarak çürük oluşumu engellenmeye çalışılırlar. Çok etkili olmalarına rağmen normal dolgulara göre çok daha ekonomiktirler.
Çoğu diş hekimine göre dişler sürer sürmez bu dişlere fissür örtücüler uygulanmalıdır. Dişlerin tam olarak sürmesini beklemeden yapılabilirler bu durumda dikkat edilmesi gereken nokta dişlerin tükürükten veya diş eti oluğu sıvısından arındırılarak kurutulabilmesi gerekmektedir.
Eğer çocuğunuz yüksek çürük risk grubunda ise diş hekiminiz çocuğunuzun küçük azı ve büyük azı dişlerine fissür örtücü uygulamayı önerebilir. Diş hekimleri genelde süt dişlerine fissür örtücü uygulamazlar. Buna rağmen fissür örtücüler çok fazla çürüğü olan çocukların veya yüksek risk grubunda olan çocukların süt dişlerine de uygulanabilirler.
Bazen fissür örtücüler yüksek risk grubundaki yetişkinlerin dişlerine de uygulanabilir. Bunun için diş hekiminiz size gerekirse bunu önerebilir.

Fissür Örtücüler İçin Hazırlık

Fissür örtücü uygulaması çabuk kolay ve ağrısız olarak rutin diş hekimi randevularında uygulanabilirler. Enjeksiyon (anestezi) gerekmemektedir. Bunlara rağmen çocuğun bu işlem sırasında rahat olarak koltukta oturması dişlerin kuru kalması için çok önemlidir. Bu örtücüleri dişlerin üzerine iyice yapışmasını sağlar.

Fissür Örtücüler Nasıl uygulanır?

Diş hekimi dişlerin üzerinde hiçbir artık veya besin kalmayacak şekilde temizler ve dişlerin kuru olduğundan emin olur ve böylece örtücü dişlere yapışır. Örtücü dişlere sıvı şekilde uygulanır ve girinti ve olukların içini doldurur. Örtücüler genelde 20 saniyeden 1 dakikaya kadar zaman diliminde sertleşirler veya bu iş için özel bir ışık kullanılır.

Fissür örtücüler çürüğü nasıl önler?

Çocuğunuz dişlerini hergün fırçalayıp diş ipi kullansa bile, dişlerin çiğneyici yüzündeki girinti ve çıkıntılara fırça kılları ulaşamaz. Yiyecek artıkları ve bakteriler bu girintilere yerleşip diş çürüğü oluşturabilirler. Fissür örtücüler akışkan kıvamda oldukları için fissürlerin en derin noktasına kadar ilerlerler. Dolayısıyla bu bölgeleri tıkayarak yiyecek artıkları ve bakterilerin yapışmasını engellerler.

Fissür Örtücü Uygulaması Anestezi Gerektirir mi?

Uygulama esnasında ve sonrasında herhangi bir ağrı ve acı hissedilmez. Bu sebeple anesteziye ihtiyaç yoktur. Herhangi bir komplikasyonu olmadığı için küçük yaşlardaki çocuklara rahatlıkla uygulanabilir. Ancak işlem esnasında ağzın kuru kalması gerektiği için çocukla iş birliği içinde bir çalışma yapılması gerekmektedir.

Fissür Örtücü Uygulaması Ne Kadar Dayanır?

Fissür örtücü koruyuculuğunu süt dişleri düşüne kadar devam ettirir. Bu süreçte tekrar edilmesine gerek yoktur. Ancak bazı özel durumlarda aşınma, kırılma gibi sorunlar yaşanabilir. Düzenli gidilen hekim kontrollerinde böyle bir durum olduğu tespit edilirse fissür örtücü yenilenebilir.

Fissür Örtücüler Diş Çürükleri İçin Kesin Çözüm müdür?

Fissür örtücü diş çürüklerini önlemede destekleyici bir tedavidir. Bu tedavinin flour gibi diğer hijyen uygulamalarıyla birleştirilmesi uygulamanın başarı yüzdesini artırır. Fissür örtücünün yanı sıra günlük ağız bakımına özen göstermek de tedaviyi destekleyici olacaktır.

Tedavi Sonrası Takip

Örtücülerin 15 yıla kadar uzun bir süre dayanabilseler de bunların plastik olduğu ve sonsuza kadar ağızda kalamayacağı unutulmamalıdır.
Çocuğunuzun diş hekimi rutin kontrolleri sırasında örtücüleri kontrol eder. Eğer gerekiyorsa örtücüler tekrar edilir.

Örtücülerin iyi işler görmesine rağmen bazı yardımlar olmadan çocuklarınızın çürüksüz olmalarını sağlayamayacakları unutulmamalıdır. Evde yapılan ağız bakımı çok önemlidir. Fissür örtücü uygulanan yetişkinlerinde ağız bakımı çok önemlidir. En az günde iki kez fırçalama, bir kez diş ipi kullanmalı ve düzenli olarak diş hekimine kontrole gitmelidir.

Şunları aksatmayın:

  • Küçük bir bezelye kadar florlu diş macunu kullanarak günde iki kere dişlerini fırçalatın ve birbirine deyen dişlerin aralarını diş ipi ile temizletin.
  • Diş hekimini sıklıkla ziyaret edin.

Riskler
Çok nadir olmakla beraber plastik veya plastiğin türevlerine alerjisi bulunan çocuklarda örtücüler problem yaratabilir.

@GoldenSmileDent

Çocuk Diş Dolgusu

Çocuk diş dolgusu, çürük nedeni ile madde kaybına uğramış dişlerin, çürük temizlendikten sonra çeşitli materyaller ile doldurularak dişin doğal şeklinin kazandırılmasıdır.
Bu tedavinin amacı, çürüğün ilerlemesinin durdurulması, hassasiyetin giderilmesi, dişin canlılığının korunması ve dişin çiğneme ve estetik işlevinin devam ettirilmesidir.
Önerilen tedavi uygulanmazsa çürük ilerler, kanal tedavisi veya dişin çekimi gerekli olabilir.
Çocuk diş dolgu yapımında hekim gerek görürse lokal anestezi uygulayabilir.

Çocuklarda diş çürüklerinin azaltılması için ne yapılmalıdır?

Çocuklara diş fırçalarken yardımcı olunmalıdır. Dişlerini kahvaltıdan sonra ve gece yatmadan önce, günde iki defa fırçalamaları sağlanmalıdır. Çocukların erken yaşlarda diş doktoruna götürülmesi ve çürük oluşmasını engellenmek için dişlerine fissür örtücü uygulanması sağlanmalıdır. Biberon çürüklerine engel olmak için, beslenmede biberon kullanımında dikkatli olunmalıdır. Çocukların flor alması sağlanmalıdır. İçme suyu, flor tabletleri, gargaralara, florlu diş macunları ve diş doktorunun yaptığı uygulamalardan flor alması sağlanmalıdır. Fakat fazla florun zararlı olduğu unutulmamalı, diş doktorundan bu konuda destek alınmalıdır. Çocukların öğün aralarında yiyeceği abur cubura dikkat edilmelidir. Şeker ve nişasta içeren yiyecekler dişlerde çürüğe sebep olan bakterilerin beslenmesini sağlar. Bu nedenle ara öğünlere özen göstermelisiniz.

Diş doktoru tarafından çocuklara yapılan uygulamalar nelerdir?

Çocuk diş

Çocukların diş bakımı için gerekli olan bütün tedaviler diş doktoru tarafından uygulanmaktadır. Çocuklarda mükemmel bir ağız ve diş sağlığı yaratmak için, 6 ayda 1 kere düzenli olarak çocuk diş doktoru kontrolü yaptırılmalıdır. Bu ziyaretler sırasında ağız ve diş sağlığını tehdit edebilecek her türlü sorun belirlenebilir. Buradaki en önemli konu sorunların erken dönemde teşhis edilebilmesi ve tedavisinin yapılmasıdır. Çocuklarda bu sorunların erken dönemde teşhis edilmesi fiziksel ve duygusal gelişimi olumlu yönde etkileyen önemli bir unsurdur.

Çocuk hastaların ilk muayenesi sırasında çocuk ve anne, baba arasında iyi bir iletişim sağlanması gerekir. Ardından hastanın medikal ve dental hikayesinin alınması gerekir. Bundan sonra klinik ve radyografik muayenenin yapılması gerekmektedir. Elde edilen bulgulara göre anne-babaya, çocuğa yapılacak tedavi hakkında bilgiler verilir. Çocuk diş doktorları, çocuklarda süt dişlerini ve sürekli dişleri çürükten ve periodontal hastalıklardan korumak için farklı yöntemler uygulamaktadır. Bunlar; çocuklara ağız hijyeni kavramının öğretilmesi, diş fırçalama yöntemlerinin öğretilmesi, diş fırçalama alışkanlığının kazandırılması, sistemik florür uygulamasının yapılması ve fissür örtücü uygulanması gibi yöntemlerdir.

Florür uygulamaları: Koruyucu diş hekimliğinde kullanılan en etkili tedavi şekli olan florür tedavileri, sağlıklı kişilerde, çürüğe yatkın olan kişilerde, dişlerde olan hassasiyet ve erozyon tedavilerinde, özel bakıma gereksinimi olan sistemik hastalığı olan kişilerde uygulanabilir. Bu uygulamalar kişinin yaşıyla, çürük oluşma riskine göre belirlenmiş aralıklarla ve oranlarda yapılır.

Fissür örtücüler: Kişilerde anatomik olarak azı dişlerindeki çiğneme yüzeylerinde olan girinti ve çıkıntılarda besinlerin yapışacağı alanlar bulunmaktadır. Dişlerdeki çürükler temizliği zor alanlarda başlar. Fissür örtücüler dişlerde bulunan bu alanlardaki yüzeylerde sığlaştırma yapar, gıdaların tutunmasını azaltır ve fırçalanmayı kolaylaştıracak kadar uygun bir yüzey oluşturmaktadır. Bu uygulamaların yapılmasından sonra dişlerde çürük oluşumu % 70-80 oranında azalma göstermektedir.

Olası riskler:

Dişin iyileşme yeteneğine ve hastanın ağız bakımına bağlı olarak tedaviler her zaman başarılı olmayabilir. Dişte ağrı meydana gelirse ve diş restore edilebilecek durumda ise kanal tedavisi yapılır. Aksi durumlarda cerrahi tedavi planlanır. Nadir de olsa kullanılan materyale karşı hastada alerjik reaksiyon gelişebilir. Dolgu yapılırken veya yapıldıktan sonra geriye kalan sağlam diş dokusunun miktarına bağlı olarak diş kırılabilir.
Tedavi sonrası dikkat edilmesi gereken hususlar: Yapılan çocuk diş dolgusu nun kırılması ve düşmesi durumunda hasta çok geçmeden hekimine başvurmalıdır. Yapılan işlem sonrasında çocuğunuzda herhangi bir rahatsızlık olursa (şiddetli ağrı, gıda birikimi, sivri veya pürüzlü kalan alan, yükseklik vb.) hekiminize bildiriniz. Girişim sonrası ağrı veya hassasiyet ortaya çıkabilir ve bir süre devam edebilir. Yapılan dolguların başarısı dişin yapısına, ağız bakımı ve beslenme alışkanlıklarına bağlı olarak değişebilir.

Diş tedavisi korkutucu çocuğumu korkutmak istemiyorum!

Ebeveynlerin geçmişte yaşadıkları kötü diş tedavisi tecrübeleri, aynı hissiyatı çocuklarına da yaşatmak istemedikleri için tedaviden uzun süre kaçmalarına, ağrı oluşana kadar diş hekimine gitmemelerine neden olur. Ağrı oluştuktan sonra doktoru ziyaret eden çocukta ise ağrının yarattığı huzursuzluk, hiç tanımadığı birinin canını daha çok acıtmayacağına güvenememe ve yapılacak işleme dair duyduğu kaygılar, tedaviyi daha karmaşık bir hale sokar.

Çocukların, dişlenmenin ilk başladığı yıllardan itibaren kontrol amaçlı diş hekimine götürülmesi, hem çocuk ve hekim arasında güçlü bir bağ kurulmasına hem de oluşabilecek çürüklerin erken keşfine ve basit yöntemlerle tedavi edilebilmesine yardımcı olur. Böylece çocukta, diş hekiminin aslında korkulacak biri olmadığı ve diş tedavisinin ağrılı bir işlem olmadığı algısı oluşturulabilir. 

Cocuk Diş

Çocuk diş

Çocuklarda Diş Çekimi

Çocuklarda Diş Çekimi: Bazı durumlarda çürük, dişin canlı kısmına kadar ilerlemiştir ve dişin köklerinde çene kemiğine kadar dayanmış iltihaplı bir durum gelişebilir. Böyle durumlarda bu bir süt dişiyse ve alttan gelen daimi dişin sürmesi çok yakınsa çekim yapılabilir. Daimi dişin sürme zamanı yakın değilse çekilen dişin yerine bir yer tutucu yapılması gerekir.

Çocuklarda Oluşmuş Diş Problemlerinin Tedavi Edilmesi

Çürük: Dişteki çürük kısım temizlenerek kalıcı veya geçici bir dolgu maddesiyle doldurulur. Çürük çok ilerlemişse, dişin canlı kısmına kadar kanal tedavisi uygulanabilir.

Darbe: Bazen düşme veya yaralanma durumunda diş yerinden çıkabilir ya da kırılabilir. Kaza sonucu dişte bir kırılma oluşursa, dişi ılık su ile silip temiz tutarak zaman kaybetmeden diş hekimine gidilmelidir.

Çocuklarda diş çekimi sırasında/ sonrasında oluşma ihtimali bulunan yan etkiler şunlardır:

  • Birkaç günlük ev istirahatini gerektirecek rahatsızlık hissi veya şişlik,
  • Ağız açma / kapama hareketlerinde kısıtlılık,
  • Çekim bölgesinde yüzde renk değişikliği,
  • Süresi uzayabilecek şekilde hafif/orta /ağır kanama,
  • Çekim bölgesine ait sinirlerde geçici ya da kalıcı uyuşukluk (dil, dudak, çene ucu),
  • Çekim sonrasında ağrı veya enfeksiyon.

Yukarıda size açıklanan komplikasyonlardan herhangi biri olduğunda vakit kaybetmeden hekiminize başvurunuz. Çekim esnasında kırılan kök parçaları çok derinde ise alttaki daimi dişin zarar görmemesi için çıkartılmak için zorlanmaz.

Diş çekiminden sonra nelere dikkat edilmeli?

Diş çekimi

Anestezi ile diş çekimi yapıldığı için; uyuşukluk geçene kadar çocuğun dudak ve yanaklarını ısırmamalarına dikkat ediniz. Bunun için gazlı bez ısırtılabilir. Uyuşukluk geçene kadar çocuğa yemek yedirilmemelidir.

  • Diş çekimi öncesi ya da sonrasında antibiyotik, ağrı kesici ya da ağız gargarası önerilebilir. Bu ilaçları tarif edildiği şekilde çocuğunuza kullandırmanız gerekmektedir.
  • Çekimden sonra çekim boşluğuna yerleştirilen gazlıbez yaklaşık 20 dakika ısırıldıktan sonra atılmalı, yerine tekrar başka bir şey konmamalıdır.
  • Çekimden sonra tükürük yutulmalıdır, ağızda biriktirilmemelidir. Kesinlikle sürekli olarak dışarıya tükürülmemelidir.
  • Çekim boşluğu dil ve yanak ile vakumlanmamalıdır.
  • Çekim boşluğu dil veya el ile oynanmamalıdır.
  • Ağız bakımı: çekim yapıldığı gün diş fırçalarken çekim bölgesine dokunmamak gerekir.
  • Diyet önerileri: çekim yapıldığı gün çok sıcak yiyecek-içeceklerden kaçınılmalıdır.
  • Eğer diş fizyolojik düşme zamanından önce çekildiyse, doktorunuzun yer tutucu yapılması için verdiği randevuyu ihmal etmemelisiniz. Çenede yer kaybının görülmesi en çok çekimden sonraki 6 ayda görülmektedir. Bu nedenle çekimi takiben hemen yer tutucu yapılması önemlidir.

@Instagram Takip İçin Tıklayınız

Süt Dişleri Ne Zaman Düşer?

Süt Dişleri: Ebeveynler tarafından çoğu zaman endişe yaratabilecek olan bu durum aslında çok normaldir. Bebek, ilk diş sürmesini takip eden her 6 ayda yeni bir grup diş çıkartacak ve süt dişlenme dönemi 2,5-3 yaşına kadar, toplam 20 adet süt dişi ağızda olacak şekilde tamamlanır. 6 yaşında ise daimi dişlenme dönemi başlar ve 12-13 yaşına kadar yetişkin bir insanda olan tüm dişler çocukta tamamlanmış olur. ilk dişler çıkarken bazı problemleri de beraberinde getirebilir. Bebeklerde; salya akışının artması, iştahsızlık, ağrı, uykusuzluk, ateş ve ısırma güdüsünün artması gibi semptomlar çok sık görülür.

Süt Dişleri Hangileridir, Ne Zaman Çıkarlar?

süt dişleriBebeğiniz doğduğunda 20 tane süt dişi çenesinde hazır olarak çıkmayı bekler. İlk süt dişi 6 ay 12 ay arasında çıkar. Her çocuğun gelişimi farklı olacağından ortalama süreler içinde süt dişleri ağızda belirdiğinde endişe edilmesine gerek olmaz.

Süt dişleri 20 tanedir. Aynen kalıcı dişlerimizde olduğu gibi de kesici dişler, köpek dişleri, süt azıları olarak çeşitlenmektedir. Dişlerin çıkma dönemlerinde özellikle 6- 18 aylıkken bebeğinizin diş etlerinde kızarıklı kaşıntı olabilir. Ateş yükselebilir, ağrı olabilir ve bebeğiniz huzursuz olabilir. Bu dönemin kolay atlatılabilmesi için zaman zaman diş hekimi tarafından ağrı kesiciler ve bazı jellerin kullanılması önerilir.

Süt dişlerinin sürmesi 3 yaşında tamamlanır. Çocuğunuz artık büyümüştür. Bu dönemden 6 yaşına kadar çürük oluşmaması için dişlere bakım yapılması ve düzenli diş fırçalama alışkanlığının kazandırılması önemlidir. 6 Ayda 1 kez, diş doktoruna giderek kontrol yapılması ve aynı zamanda çocuğunuzun diş doktoru ile ilişkisinin gelişmesi ve rahatlaması açısından önemidir.

Süt Dişlerine Uygulanan Tedaviler Nelerdir?

Süt dişlerine de aynı kalıcı dişlerde olduğu gibi tedaviler uygulanır. Dolgu, kanal tedavisi, kuafaj gibi. Süt dişi kanal tedavilerinin özenle yapılması gerekir.

Süt Dişleri Neden Önemlidir?

Süt dişleri kalıcı olmasa da önemlidir. Çocuğun çiğneyebilmesi ve beslenmesi, rahatlıkla konuşabilmesi ve güzel görünmesi için süt dişlerinin sağlıklı olması gereklidir.  Süt dişleri, alttan gelen sürekli dişlere yer hazırlarlar. Süt dişleri, değişim dönemi gelmeden çürümüş dişlerin mutlaka tedavisinin yapılması gereklidir.  Süt dişlerinin erken kaybedilmesi bazı kalıcı dişlerin gömük kalmasına sebep olacağından önemlidir.

Bebeklerde İlk Diş Çıkması Sırasında Oluşacak Sıkıntıları En Aza İndirebilmek İçin;

Bebeğin çiğnemesini sağlamak, diş etlerine masaj uygulanarak basıncı azaltmak amaçlanmaktadır. Bu nedenle de çiğnenen şey soğuk olursa yararı artar. Soğuk muz veya havuç, lastik bir diş halkası bebeğin oyun gibi uygulayabileceği yöntemlerdendir. Dikkat edilmesi gereken, bebeğin bu çiğneme sırasında mümkün olduğunca dik oturtulması ve yalnız bırakılmamasıdır.

Anne Sütünün Diş Sağlığına Faydaları

Yapılan araştırmalara göre, 6 ay anne sütü emen bebeklerde %72 oranında daha az diş bozukluğu olduğu tespit edilmiştir.

  • Anne sütü, biberon çürüğü riskini de azaltıyor.
  • Bebeğinizin dişleri çıkarken emzirmeyi kesmenize gerek yoktur.
  • Bebeğin ağız ve diş sağlığı için annenin de diş sağlığının iyi olması gereklidir. Çürüğün bulaşıcı olduğunu unutmayalım.

Buzdolabında soğutulmuş püre, yoğurt gibi yiyecekler dişetlerinde daha rahatlatıcı bir etkiye sebep olacaktır. Su verirken de ılık su yerine biraz daha soğutulmuş suyu biberonla içirmek faydalı olabilecektir.Dişetlerine masaj bebeğin kendi kendine diş kaşıyıcıları ısırması, çiğnemesi çok fayda sağlamıyorsa, annenin işaret parmağına saracağı temiz bir gazlı bezle bebeğin dişetlerine yapacağı masaj, bebekte bir rahatlama sağlayabilir. Doktoruna danışılarak bu masaj eczanelerde satılan diş jelleri ile de yapılabilir.

Yalancı Emzik ve Parmak Emme Ne Zaman Bıraktırılmalıdır?

İlk 2 yıl yalancı emzik bebeğinizin uyku düzeni için faydalıdır. Emme refleksi dolayısıyla bebekler emziğe ihtiyaç duyar. Ancak parmak emme ve yalancı emzik gibi alışkanlıklar 3 yaşını geçen bir çocukta halen devam ediyorsa artık diş sistemine zarar vermeye başlar. Dişlerde kalıcı bozukluklara sebep olur. Şiddetli ortodontik problemlerin oluşmasını sağlar. Üst çenede darlık, öndeki dişlerinde açıklıklar meydana gelir.

Bu sebeple yalancı emzik ya da parmak emme gibi alışkanlıkların en geç 4 yaşından önce terk edilmesi gerekmektedir.

Ağrı kesiciler, yukarıdaki yöntemlerden çok bir fayda sağlanamıyorsa, mutlaka doktoruna danışılarak paracetamol içerikli ağrı kesici şuruplardan kullanılabilir.

Süt dişlerinin belli yaşlarda yerlerini kalıcı dişlere bırakacak olmasından dolayı, bazı anne ve babalar tarafından önemsenmez. Bu çok yanlıştır. Süt dişlerinin; çiğneme fonksiyonunu yerine getirerek çenelerin gelişimine yardımcı olması, konuşmanın düzgün gelişimine yardımcı olmaları, kapladıkları alanı kendilerinden sonra gelecek daimi diş için koruyup daimi dişler sürerken ona rehberlik yapmaları gibi sayısız faydaları vardır. Bundan dolayı, 6.ayda ilk diş sürmesini takiben bebeğin bir diş hekimine götürülmesi ve yapılacak düzenli kontroller, ileride oluşabilecek sorunları önleyebilir. Süt dişleri sağlıklı olan bir bebeğin büyük ölçüde mutlu bir bebek olacağı unutulmamalıdır.

@GoldenSmile

ağız kokusu

Ağız Kokusu

“Ağız kokusu neden olur?” birçok kişi tarafından merak edilen bir konudur. Tıp dilinde halitosis olarak adlandırılan ağız kokusu, günün herhangi bir saatinde yakın temasa gerek kalmaksızın hissedilen ve yediğimiz içtiğimiz maddelere bağlı olmadan duyulan kötü koku olarak tanımlanıyor. Çoğu kişi sabah ağız kokusu ile uyanır. Fizyolojik saydığımız bu durum birkaç saat sürer. Uyku sırasında azalan tükürük akışı, sindirim kanalında biriken gazlar nedeniyle olur. Beslenme sonrası oluşan koku da fizyolojiktir. Sarımsak gibi aromatik gıdaların kana geçen uçucu gazlarının atılması ile oluşur.
 Ağız kokusu sebepleri aşağıdaki gibi sıralanabilir:

  • Gıdalar: Dişlerin arasındaki veya çevresindeki biriken yiyecek parçacıklarının parçalanması bakterileri artırabilir ve kötü kokuya neden olabilir. Soğan, sarımsak ve baharat gibi bazı yiyeceklerin tüketilmesi de ağız kokusuna neden olabilir. 
  • Tütün ürünleri: Sigara içmek hoş olmayan ağız kokusuna neden olur. Sigara içenlerin ve diğer tütün ürünleri kullanıcılarının, bir başka ağız kokusu kaynağı olan diş eti hastalığına sahip olma olasılıkları daha yüksektir.
  • Yetersiz diş bakımı: Düzenli diş fırçalamayan ve diş ipi kullanmayan bireylerde, yiyecek parçacıkları ağızda kalıp ağız kokusuna neden olur. Bu gibi durumlarda, dişlerde renksiz ve yapışkan bir bakteri plağı oluşur. Bakteri plağı temizlenmediği takdirde, diş etlerini tahriş edebilir ve sonunda diş ve diş etlerinin arasında plak dolgulu cepler oluşturabilir (periodontitis). Dil ayrıca koku üreten bakterileri de hapsedebilir. Düzenli olarak temizlenmeyen veya uygun şekilde takılmayan protezler, kokuya neden olan bakteri ve yiyecek parçacıklarını barındırabilir.
  • Ağız kuruluğu: Tükürük, kötü kokulara neden olan partikülleri temizleyerek, ağzı temizlemeye yardımcı olur. Tıp dilinde kserostomi denilen ağız kuruluğunda, tükürük üretimi azaldığı için ağız kokusu artabilir. Ağız kuruluğu uyku sırasında doğal olarak oluşur, sabahları insanlarda normal olarak gözlenen kötü ağız kokusuna yol açar. Bu durum ağzı açık uyuyanlarda kötüleşerek daha fazla fark edilir. Kronik kuru ağız, bazı hastalıklardan ya da tükürük bezlerindeki problemlerden kaynaklanabilir.
  • İlaçlar: Bazı ilaçlar ağız kuruluğuna katkıda bulunup dolaylı olarak ağız kokusuna neden olur. Bazı ilaçlar ise vücutta metabolize olup parçalandıktan sonra birtakım kimyasallar oluştururlar. Bu kimyasallar kan dolaşımına katılıp ciğerlere ilerler ve kötü kokuya neden olur. 
  • Ağızdaki enfeksiyonlar: Diş çekilmesi gibi ağız ve çene cerrahisi sonrasında ağızda oluşan yaralar, kötü kokuya neden olabilir. Bunun haricinde diş çürümeleri ve diş eti hastalıkları da kötü kokulara neden olur.
  • Burun ve boğaz hastalıkları: Sinüs enfeksiyonları, geniz akıntıları ve boğaz enfeksiyonları ağız kokularına neden olur. 

Ağız Kokusu Diğer Tıbbi Sebepler:

Gastroözofageal reflü hastalığı gibi mide ile ilgili problemler ağız kokusuna neden olabilir. Bunun haricinde diyabet gibi metabolik bozukluklar veya kanserler belirgin bir ağız kokusuna neden olur. Küçük çocuklarda ağız kokusu, bir burun deliğine gizli bir şekilde yerleşen bir yiyecek parçasından ya da yabancı bir cisimden kaynaklanabilir. Kan biyokimyasının değişmesi (diyabet, gut hastalığı, böbrek yetmezliği) de ağız kokusu oluşturduğuna rastlanabiliyor. Bunların dışında ağız kokusuna yol açan diğer etkenleri şöyle sıralayabiliriz:

– Kullanılan bazı ilaçlar (örneğin bazı antidepresanlar ve neoplastik ilaçlar)
– Vitamin A, vitamin B12 yetersizliği
– Yaşlılık
– Demir ve çinko eksikliği
– Sıvı eksikliği nedeniyle hatalı yapılan diyetler, açlık
– Kafein, alkol, tütün

Ağız Kokusunu Önlemek İçin Ne Yapılmalı?

– Ağızdan kaynaklı olabilecek sorunlar giderildikten sonra hastanın iyi bir ağız hijyeni kazanması gerekiyor.
– Doğru ve etkin diş fırçalama, diş ipi ve dil fırçası kullanımı, varsa protezlerin temizliğinin sağlanması önem taşıyor.
– Çinko içeren gargaralar ve sakız kullanımı işe yarıyor.
– Bol ve sık su tüketilmesine dikkat etmek gerekiyor.
– Aç kalmamak ağız kokusunu engellemede etkili oluyor.
– Probiyotikten zengin gıdalar alınmasına önem vermek gerekiyor.
– Ceviz, fıstık gibi çerezler, tarçın, bitkisel çaylar, nane, maydanoz, elma, salatalık gibi gıdalar ağız kokusunu önlemede yardımcı olabiliyor.

Ağız Gargaraları ve Diş Macunları

Ağız kokusu dişlerde bakteri birikimi (plak) nedeniyle oluşuyorsa, diş hekimi bakterileri öldüren ağız gargarası önerebilir. Bunun haricinde antibakteriyel bir madde içeren bir diş macunu da önerilebilir.

Diş Hastalıklarının Tedavisi

Hastada diş eti hastalığı tespit edildiği takdirde kişi, bir diş eti uzmanına (periodontist) havale edilebilir. Diş eti hastalığı, diş etinin çekilmesine neden olur. Bu durum, oluşan bu boşluklara kötü koku oluşturan bakterilerin yerleşmesine zemin hazırlar. Buradaki bakteriler sadece bir diş hekimi tarafından temizlenebilir. 

Diş hekimi, diş ve diş etlerini sağlıklı bulursa, kokunun kaynağının tedavisi için hastayı farklı bir uzmana gönderebilir. Enfeksiyonların tedavisi için antibiyotik, reflünün tedavi ise diyet ve mide asidinin etkisini azaltmayı sağlayan ilaçlarla yapılır.

Videolar İçin Tıklayınız

diş eti çekilmesi

Diş Eti Çekilmesi

Diş Eti Çekilmesi

Diş eti çekilmesi, her bireyde görülen diş hastalıkların en başında geliyor. Diş eti çekilmesi özellikle düzensiz ve yetersiz beslenme, vitamin ve mineral eksiklikleri, bakım eksiklikleri ya da plak gibi etkenler yüzünden gelişebilir. Dişleri saran pembe doku geriye çekildiğinde diş eti çekilmesi meydana gelir. Diş eti çekilmesi sonucunda gerekli önlemler alınmadığında diş kayıpları görülebilir. Diş eti çekilmesi sorunu yaşayan bireyler, problem başladıktan hemen sonra diş hekimini ziyaret etmeli ve mutlaka diş eti tedavisi yaptırmalıdır.

diş eti çekilmesiDiş eti çekilmesi neden olur?

Diş eti çekilmesinin birçok nedeni vardır.

Yaş:

İleri yaşlarda vücudumuzda her organda olduğu gibi, diş etlerimizde de çekilmeler olmaktadır. Bu doğal bir durumdur. Yaşlı kişilerde bu durum çürük oluşumu, diş hassasiyeti ve görüntüsel bir sorun oluşturmuyorsa herhangi bir tedavi önerilmemektedir.

İleri Düzeyde Diş Eti İltihabı

Bakteriyel plak birikimine bağlı olarak oluşan diş eti iltihabı durdurulamadığı durumlarda  hemen diş etlerinin altında yer alan kemik dokusuna ilerleyerek kemik yıkımı meydana getirirler. Kemik erimesi sonucu üzerinde yer alan diş eti de kemiği takip ederek yavaş yavaş çekilir ve dişler arasında bazı boşluklar oluşur.

Anatomik Faktörler

Bazı kişilerde yapısal olarak veya genetik faktörlerle dişlerin köklerini çevreleyen kemik yapısı incedir. Bu kişilerde diş eti çekilme oranı nispeten yüksektir. Ayrıca alt çene eklemindeki problemler nedeniyle oluşan kapanış bozuklukları dişlerin pozisyonunu da etkileyebileceği için diş etleri çekilmeleri izlenebilmektedir.

Ortodontik Tedaviler Sonucu:

Bilindiği gibi ortodontik tedavilerde dişler hareket ettirilmektedir. Bu hareketlenmeler sırasında özellikle ince çene kemiği bölgelerinde kemik erimesine bağlı olarak istenmeyen diş eti çekilmeleri oluşabilir.

Hatalı Protetik Restorasyonlar

Diş hekimleri tarafından yapılmış olan hatalı dolgular (taşkın, diş etlerine baskı uygulayan veya parlatılma işlemi uygulanmamış)  veya yanlış planlanmış implant ve protetik restorasyonlar (sabit porselen köprü, hareketli protezler gibi) diş etlerinde istenmeyen çekilmelere neden olabilmektedir.

Diş Taşı Oluşumu:

Diş taşları temizlenemeyen yumuşak, püremsi bir eklenti olan bakteriyel plağın tükürük içerisinden kalsiyum iyonu alarak sertleşmesi sonucu oluşmaktadır. Diş etlerine mekanik baskı yaparak diş eti çekilmesini tetikleyebilmektedir.

Bazı Diş Eti Operasyonları Sonrası

Yapılan diş eti tedavileri sonucu özellikle ödemli ve şiş olan diş eti dokusunun iyileşmesine bağlı olarak bir miktar büzülme olmaktadır. Bu aslında iyileşmenin bir göstergesidir. Ayrıca cerrahi işlem uygulanan diş eti tedavilerinde iltihaplı dokular mecburen çıkarılmakta ve bu işlemin sonucunda da diş eti çekilmeleri kaçınılmaz olarak oluşabilmektedir.

Bazı Alışkanlıklar

Sigara kullanımı,tırnak yeme alışkanlığı veya piercing kullanımı gibi durumlarda diş eti çekilmeleri görülebilmektedir. Ayrıca hijyenik olmayan kürdanların gelişigüzel kullanımı diş etlerini olumsuz yönde etkileyerek çekilme nedeni olabilir.

Diş eti hastalıkları

Gingivitis;

Gingivitis, diş eti hastalığının başlangıcıdır. Gingivitis tedavi edilmediğinde ilerleyerek, diş etlerine ve çene kemiğine hasar verir. Ağız kokusu ile kendisini belli eder.

Periodontis;

Diş eti hastalıklarının ileri aşaması olan Periodontis; dişleri destekleyen kemiğe ve dokuya hasar veren bir problemdir. Bu hastalıkta dişlerde sallanma ve diş kayıpları meydana gelir.

Diş eti ameliyatı

Diş eti ameliyatı öncesinde tedavi gerçekleştirilmelidir. Öncelikli olarak dişlerin temizlenmesi gerekir. Diş hekiminin geçekleştirdiği bir hafta ara ile iki kere diş temizliği uygulaması sonrasında diş eti ameliyatı gerçekleştirilebilir. Diş eti ameliyat, kullanılan ultrasonik cihazlar sayesinde son derece başarılı sonuçlar alınmasını sağlar. Diş eti ameliyatıhastaya anestezi uygulanarak gerçekleştirilir; diş etinden açılan kesi içerisinden diş köküne ulaşılır. Diş kökü içerisine oluşan şekil bozuklukları, tartar ve diğer hastalıklar tedavi edilir.

Diş eti bakımı

Diş eti çekilmesi belirtileri yaşanmaya başladığı andan itibaren öncelikle diş hekimine gidilmeli ve gerekli önlemler alınmalıdır. Diş eti bakımı ile diş eti çekilmesinin önüne geçilebilir. Günde en az 2 defa size uygun diş macunu ve diş fırçasıyla dişler fırçalanmalıdır. Diş ipi ve gargara kullanmak alışkanlık haline getirilmelidir. Kalsiyum gibi vitamin açısından zengin gıdalar ile beslenilmelidir. Peynir, süt, yumurta tüketimini arttırmak faydalı olacaktır.

Diş eti çekilmesi nasıl tedavi edilir?

Diş eti çekilmesi eğer kök yüzeyleri açıkta ve hassasiyeti çok fazla ise öncelikle ilk tedavi aşamaları uygulanır. Daha sonra gerek görülürse cerrahi bir müdahale ile yumuşak doku greftleri kullanılır. Dişeti çekilmeleri sigara kullanımı, genetik faktörler ve stres gibi birçok nedene bağlı olarak yaşansa da en önemli nedeni diş taşıdır.

Diş taşları başta dişetinde enfeksiyonlara ve hastalıklarına neden olur. Ardından kanama ve ağız kokusu ile kendini gösterir. Son aşaması olarak dişeti çekilmelerinin yaşanmasına nede olur. Hastaların bu belirtiler karşısında öncelikle diş taşlarının temizliğini yaptırması ve düzenli olarak doğru diş fırçalama teknikleri ile hijyeni sağlamaları gerekir. Çünkü dişeti çekilmesinin tedavisi çekilen dişetlerini geri getirmenin mümkün olmadığı durumları yaratması nedeni ile mevcut dişetinin daha fazla çekilmesini önlemek amacıyla yapılmaktadır. Özellikle tedavi sonrasında hastanın diş sağlığını idam etmesi için diş taşı temizliğini yaptırması, dişlerini düzenli fırçalaması ve ara yüz temizliğini yapması gerekir. Diş eti çekilmesinde uygulanan tedavi adımları üç şekilde izlenmektedir.

Meydana gelen hasarın tedavisi

Dişeti üzerinde meydana gelen hasarlı bölgeye dolgu uygulaması veya dişin tamamen kaplanması ile tedavisi gerçekleştirilir. Bu sayede meydana gelen hassasiyet sorunu da ortadan kalmış olur.

Diş hassasiyetinin tedavi edilmesi

Çekilen dişeti dokusunun cerrahi olarak yerine getirilmesi:

Dişeti cerrahisi iki şekilde uygulanmaktadır. Greftleme adı verilen hastanın damağından alınan greft adı verilen parçanın dişeti çekilmesinin yapıldığı bölgeye uygulanmasıdır. İkinci yöntem ise kaydırma denilen bir metotla, çekilmenin yaşandığı bölgenin yanında sağlam doku varsa eğer, o doku bölgesinin çekilmenin üzerine kaydırılması sonucu kapatılması işlemidir.

Diş eti tedavisinde yenilikler:

Son yıllarda teknolojiye paralel olarak dişeti tedavisinde birçok yenilik meydana gelmiştir. Greftleme operasyonlarında artık birçok durumda hastadan alınan greftler yerine yapay greftler kullanılmaktadır. Bu sayede tedavi sonrasındaki rahatsızlık ortadan kaldırılır. Kaydırma operasyonlarında ise kullanılan mine matrix protein esaslı jeller kullanılarak tedavinin başarı oranı artırılır ve tedavi sonrasında oluşan konforsuzluğun önüne geçer

@GoldenSmile

Lazerle Diş Beyazlatma

Dişleri Beyazlatmak

Dişleri Beyazlatmak

Dişleri Beyazlatmak: Dişlerde lekelenmeler sıklıkla görülür. Fakat günümüzde çeşitli beyazlatma yöntemleri ile diş lekelenmelerinin üstesinden gelmek mümkün. Dişlerde beyaz bir görünümü lazer ile diş beyazlatma yöntemi ile elde edebilirsiniz. Her insan bakımlı ve güzel bir görünüm elde etmek ister. Daha bakımlı saçlar ve cilt isteyebileceği gibi bakımlı, parlak ve bembeyaz dişler isteyebilir. Dişlerin bakımlı olması için lekelerin temizlenip beyaz bir görünüm elde edilmesi gerekir. Bunun yanında diş eti sağlığının da elbette yapılması gerekmektedir. Beyazlatma yöntemlerinden biri de lazer ile diş beyazlatma yöntemidir. Dişlerin lekeli ve sarı olmasının birçok nedeni vardır. Bunlardan bazıları doğuştan bazıları ise çeşitli gıdalar nedeni ile olabilir. Fakat tedavisi mümkün.

Dişlerim Ne Kadar Beyazlar veya Dişlerim Nasıl Beyazlar?

Dişlerinizin ne kadar beyazlayacağı aslında değişkenlik gösterir. Yalnızca 2 ya da 3 renk tonu açılması gülüşünüzde çarpıcı bir değişiklik yaratır. Diş renginin ne kadar açıldığının standart bir sistemi yoktur. Genelde Vita’nın renk skalası dikkate alınır.

Vita skalası basitçe 4 temel renge ayrılır:
A- Kırmızımsı kahverengi
B- Kırmızımsı sarı
C- Gri
D- Kırmızımsı gri

A renginin 5 adet alt tonu vardır. B, C ve D rengi 4 adet alt tonlara ayrılır.

Doğal dişlerinizin her biri farkı renk tonundadır. Köpek dişleriniz hepsinden daha koyu tondadır. Ön grup kesici dişleriniz daha açık,azı dişleriniz ise köpek dişi ile kesici dişleri arasında bir renktedir. Bleachingde amaç kişisel doğal beyazlığı yakalamaktır.Kullanılan bleaching maddeleri tanıtılırken 8-10 ton arasında dişlerinizin renginin açıldığı söylenir.Aslında bu 2-4 ana ton açılması anlamına gelir.

Dişlerinizin yapısı ,şu andaki rengi, uygulama tekniği beyazlatma sonucunu etkiler. Günümüzde mükemmel sonuçlar alınabilecek teknikler gelişmiştir. Herkesin diş yapısı ve rengi farklı olduğu için tek tip bir beyazlatma sonucu elde edilmez.

Dişleri Beyazlatmak Fiyatları?

Diş beyazlatma fiyatları genellikle sabit bir fiyat bulunmamakla birlikte ortalama 500 TL ile 3000 TL arasında fiyat değişikliği görülmektedir. Her bir prosedür için fiyatlar ayrı ayrı aşağıdaki gibidir:

Lazer ile diş beyazlatma yönteminde fiyat aralığı 500 TL ile 1200 TL arası,

Jeller ile diş beyazlatma yöntemindeki fiyat aralığı 300 TL ile 700 TL arası iken,

Diş ağartma yöntemi ile diş beyazlatma yönteminde ise 700 TL’den başlayan fiyatlar uygulanır.

Diş beyazlatma işlemi sizin tercihiniz olduğu için herhangi bir devlet kurumu tarafından karşılanmaz.

Dişleri Beyazlatmak Yöntemleri Kimlere Uygulanabilir?

Diş beyazlatma yöntemleri dişlerinin rengi önceki dönemlerde beyaz olup da sonrasında sararan kişilere uygulanabilir. Dişin iç kısımlarında oluşan renklenmelerde. Doğuştan sarı olan dişlerde uygulanabilir. Kişilere estetik diş yapılıyorsa dişlerde beyazlatma yapılabilir. Ateşli hastalıklar sonucunda dişlerde meydana gelen sararmalarda uygulanabilir.

Bu Tedavi Kimlere Yapılmaz?

18 yaşın altında ki bireylere yapılmamasını öneriyoruz.

Hamile kişilerde.

Dişleri beyazlatmak tedavisi görecek kişilerde çay alımının azaltılması gerekir. Eğer bu alım azaltılmazsa tedavinin faydası görülemeyecektir.

Diş eti çekilmesi oluşan kişilerde köklerin açığa çıktığı durumlarda.

Lazer İle Dişleri Beyazlatmak Nasıl Yapılır?

Tedavi aşamasından önce uzman bir diş hekimi tarafından hastanın bu tedaviye uygun olup olmadığı kesinleştirilir. Eğer uygun ise tedavi sonrasında farklılıkları göstermek için resim alınabilir. Dişteki lekelenmeler koyu ve zor bir leke ise ev tipi beyazlatma uygulanabilir. Lazer ile beyazlatma işlemi yapılmadan önce; hasta tedaviye gelmeden önce dişlerini florürsüz diş macunu ile fırçalamalıdır. Sonrasında seansa başlarken dişler temizlenir. Diş eti ve dudakların zarar görmemesi için koruyucu takılır. Dişlere jel sürülerek alanlara yaklaşık 30 saniyelik ışınlamalar yapılır. Tabi bu ışınlama süresi hastalara göre ve cihaza göre değişiklik gösterebilir. Jeller uzaklaştırılarak işlem tamamlanır. Eğer ihtiyaç var ise beraberinde ev tipi beyazlatma ile devam edilebilir. Fakat gerek yok ise, hastanın 24 saat boyunca çay, kahve ve sigara gibi tedaviyi olumsuz etkileyecek içeceklerden uzak durması gerekir.

Lazerle Diş Beyazlatmanın Ömrü Ne Kadardır?

Sık sorulan sorulardan birisidir. Ömrü kişiden kişiye göre değişiklik gösterebilmektedir. Fakat genel olarak 3 yıl kadar sürebilirliği vardır. Ama bu sürede tüketilen çay, kahve gibi içeceklerin kullanım miktarı çok önemlidir. Miktarı ayarlanır ve ağız bakımına dikkat edilirse bu süre uzayabilir. Tam tersi olursa süre kısalacaktır.

Dişleri beyazlatmak uygulamaları ve dişlerin hangi aralıklarla beyazlatılması gerektiği konusunda detaylı bilgi için Golden Smile(Altın Gülüş) Ağız ve Diş Sağlığı Merkezimiz ile iletişime geçebilirsiniz.

Diş beyazlatma

Lazerle Diş Beyazlatmak Yapılmadan Önce;

  • Dişler kliniğe gelmeden önce flour içermeyen bir macunla fırçalanmalıdır
  • Dişler seansın başında pomza ile temizlenir
  • Dişetleri ve dudaklar özel koruyucular ile korunur.
  • Dişlere beyazlatıcılı jel-toz sürülüp her bölge 30 sn lik ışınlamalara maruz bırakılır. Bu ışınlama süresi her bir diş için kullanılan cihaza ve jele göre değişiklik gösterir.
  • Diş eti ve dudaklara uygulanan koruyucu jel ve koruyucu bariyerler uzaklaştırılarak seans tamamlanır. Kişi ihtiyaç duyarsa ev tipi beyazlatmaya devam edilir.
  • Ev tipi beyazlatmaya devam edilmeyecek ise ilk 24 saat içinde kesinlikle çay , kahve ,sigara gibi dişin renklenmesine sebebiyet verecek içecek ve yiyeceklerden mutlaka uzak durmak gerekir.

 

diş fırçalama

Diş Fırçalama

Diş Fırçalama:

Dişler her yemek yedikten sonra fırçalanmalıdır. Dişte kalan gıda artıkları bir müddet sonra glikoz yani asit haline dönüşür ve çürümeye neden olur. Sadece dış değil iç cephe de mutlaka fırçalanmalıdır. Dişlerin 4 tane yüzeyi vardır.

Diş Fırçalama Nasıl yapılmalı ve Süresi Ne olmalıdır?

Dış, iç, çiğneyici ve diş arası yüzeyler iyice fırçalanmalıdır. Diş arasındaki olukları fırçanın kıllarının girmesini sağlamalıyız. Bunun için dişe 45 derecelik bir açıyla yaklaşıp o şekilde fırçayı sürmek gerekir. Sadece ileri geri değil oval hareketlerle fırçalayalım. İç tarafları da fırçalamak gerekir.

Bu süre mutlaka 2-3 dakika olmalıdır. Dişlerin de canlı olduğu unutulmamalı, zedelemeden fırçalamaya özen gösterilmelidir. Basınçla diş fırçalamamak gerekir. Diş fırçanız 1 ay içinde deforme oluyorsa diş fırçalama tekniğiniz yanlış demektir. Diş macunu ise az olabilir. Çok sürmeye gerek yoktur. Diş etleri ve dil de mutlaka fırçalanmalıdır.

Diş Fırçalama TeknikleriDüzenli diş fırçalamak dişleri beyazlatır mı?

Mevcut olan beyazlığı korur. Yediğimiz ve içtiğimiz gıdalar dişlerin üzerinde kalabilir. Bu genelde dişlerin rengini bozar. Fırçalamak bu diş boyayan gıdaların dişlerden uzaklaşmasını sağlar. Düzenli fırçalama dişlerin pırıl pırıl olmasını sağlar. Dış, iç, çiğneyici ve diş arası yüzeyler iyice fırçalanmalıdır. Diş arasındaki olukları fırçanın kıllarının girmesini sağlamalıyız. Bunun için dişe 45 derecelik bir açıyla yaklaşıp o şekilde fırçayı sürmek gerekir. Klasik diş fırçası ya da elektrikli diş fırçası tamamen kişinin kendisine bırakılır. İkisi de kullanılabilir, hemen hemen aynı etkiye sahiptirler. Normal diş fırçası ile maksimum bir dakikada yapılan hareket sayısı elektrikli fırçada çok daha fazladır. Bu nedenle elektrikli diş fırçasının dişler üzerindeki etkisi normal fırçaya göre daha fazladır. El becerisini kaybetmiş yaşlı hastalarda ya da çocuk hastalarda elektrikli diş fırçası kullanımı daha faydalıdır.

Fırçalama sırasında yaşanabilecek olumsuzluklar nelerdir?

Dişlerinizi fırçalama sırasında diş etlerinizde kanama olursa, bunun nedeni bu bölgelerin temizlenememiş ve bakteri plağı ya da taşla çevrili olmasındandır. Kanama olduğu zaman fırçalamayı bırakmamanız gerekir. Sadece  fırçalama sırasında daha fazla dikkat edilmesi gerekir. Diş etlerindeki kanamalar belli bir süre sonunda kesilmezse, ağzınızda diş taşı oluşumları olabilir ya da doğru bir şekilde  fırçalamayı yapamıyor olabilirsiniz. Diş fırçaları her zaman kişiye özel kullanılmalı ve 2-3 ay arayla yenisiyle değiştirilmelidir. Özellikle diş ipi ve ara yüz fırçalarının kullanılmasının ihmal edilmemesi gerekir.

Fırçalama sırasında yapılan hatalar nedir?

  1. Diş fırçalarken yapılan en büyük yanlış sadece dişlerin fırçalanmasıdır. Diş fırçalanırken mutlaka diş etlerinin de fırçalanması gerekmektedir.
  2. Dişlerde çok kısa süreyle yapılan fırçalamalar faydalı etki göstermeyecektir.
  3. Diş fırçalarken yapılan yapılan diğerbir hata, diş macununun gerektiğinden fazla kullanılmasıdır. Diş macunu fırçanın üzerine nohutun yarısı kadar konulmalıdır. Bu arada 6 yaş altındaki çocuklarda diş macunu daha da az kullandırılmalı, 12 yaş üstündeki çocuklara ise diş fırçalamadan sonra, 3-4 defa ağızlarının suyla çalkalatılması sağlanmalıdır.
  4. Sadece diş macunları ve gargaralardan fayda beklenmesi de yanlış bir tutumdur. Diş fırçalama düzgün yapılmadığı takdirde, dişlerin temizlenmesi mümkün olmayacaktır.
  5. Ağız içinde olan çarpık yapıda dişlerin fırçalanması sırasında, fırçanın dişin konumuna uygun şekilde  hareket ettirilmesi gerekir.
  6. Dişler için kullanılan diş tozunun fazla kullanılmaması gerekir.
  7. Çok uzun süre devam eden fırçalama  derece zararlıdır.
  8. Aşırı oranda güç kullanıp, diş etlerinde ve dişlerde aşınmaya sebep olmak, fırçalama sırasında yapılan hataların içinde yer alır.
Diş duşu :

Yani ağız duşu dişlerin temizliği için geliştirilmiş hava ve suyu dişlerin üzerine çıkan bir cihazdır. Bu diş fırçasının yaptığı işi yapmaz ama diş fırçalamasının eksik yaptığı yönleri tamamlar. Kullanılması önerilir. Diş fırçasının kıllarının ve diş ipinin ulaşamadığı noktalara ulaşarak dişlerin temizlenmesini sağlar. Ağzında protez, implant ya da köprü olan kişilerin kullanması gereklidir. Doğal dişlerin temizliği için de faydalıdır. Cihazın ucuna herkesin kullanabileceği uçlar takılır. Uçları değişebilir. Cihazın haznesine içme suyu üstüne de gargara ilave edilir. Temizlik bu şekilde daha iyi yapılabilir. Kanaması olan, ağrılı hassas dişler nazik fırçalanmalıdır. Elbette bunun öncesinde diş hekimine gitmek ve bu hassasiyetlerin nedenini öğrenmek önemlidir.

Hassas Diş:

Hassas dişler genelde diş eti çekilmesi nedenlidir. Diş etinin altında kalması gereken kısımlar açığa çıkınca çekilme oluşur. Hekime gitmek gereklidir. Doğru diş fırçası ve diş macunu da seçerek durum ortadan kalkar. Beyazlatıcı diş macunları içeriğinde aşındırıcı partiküller bulundurduğundan hassas dişlere sahip kişiler tarafından kullanılmamalıdır. Diş fırçası kıllarının uçları yuvarlatılmış olmalıdır. Sağlıklı olan şekli budur.

Çocuklarda Diş Fırçalama Nasıl Sevdirilir?